Bir rejim, işini gücünü doğru
yapmak isteyen ahlaklı
vatandaşlardankahramanlar yaratmaya
başladığı zaman, artık halk için
işlevini yitirmiş, sadece
yöneticilerin çıkarlarını koruyan bir
sistem haline gelmiş
demektir!
Yasalara uygun davranan polisten...
Evrensel ve ulusal hukuk kurallarına saygılı olan savcı ve
yargıçlardan...
Bilimsel bulguları öğrencilerine doğru aktarmaya çalışan öğretim
üyesi ve öğretmenlerden...
Halkın doğru ve gerçek bilgiye erişim hakkına hizmet etmeye çalışan
medya mensuplarından...
Kısacası, işlerini iyi yapmaya çalışan meslek ahlakına sahip
insanlardan...Kahraman yaratmaya
başladığınız zaman...
Artık devlet çökmüştür!
***
Laik ve demokratik bir
hukuk devletinde, medyanın,
ifade özgürlüğünün ve her
türlü muhalefetin esas
güvencesi, tarafsız ve bağımsız
yargıdır!
Bir başka deyişle, tarafsız ve bağımsız yargıyı zedelediğiniz zaman
bütün temel hak ve özgürlükleri de sınırlamış ve kısıtlamış
olursunuz!
Ne yazık ki, ülkemizde, 2010 referandumu ile başlatılan süreçte,
yargının bağımsızlık ve tarafsızlığı göz göre göre yok
edilmiştir.
En sonunda, birbirine düşen iki iktidar ortağı arasında da paylaşma
kavgası çıkınca, artık vatandaş için yargı, hak arama yeri
değil, “Kırk katır mı istersin, kırk satır mı”sorusunun
karara bağlandığı yer haline gelmiştir!