İktidarlar, hükümetler gelir gider,
Türkiye Cumhuriyeti devam eder.
Liderler, yöneticiler gelir gider, Cumhuriyet Halk Partisi devam
eder.
Sahipler, yöneticiler, yazarlar gelir
gider, Cumhuriyet Gazetesi devam
eder.
Elbette devletlerin, partilerin ve gazetelerin
bu devamlılığı değişmezlik demek
değildir...
Devletler de, partiler de, gazeteler de
değişerek devam ederler.
***
Türkiye Cumhuriyeti şimdi büyük bir
saldırı altındadır:
Devlet, rejim ve toplum, tek bir
kişinin ceberut yönetimine terk edilerek, çağdaş uygarlıktan
koparılmaya, zaman içinde geri götürülmeye
çalışılmaktadır.
Cumhuriyet Halk Partisi ve Cumhuriyet
Gazetesi bu saldırıya karşı
DİRENMEKTEDİR!
Devleti, rejimi ve toplumu geri götürmeye
çalışan iktidar, 2007 yılından beri,gerek şimdi FETÖ diyerek terör
örgütü ilan ettiği Gülen Cemaati ile ittifak halinde gerekse tek
başına, hem Cumhuriyet Halk Partisi mensuplarını, hem de Cumhuriyet
Gazetesi yönetici ve yazarlarını çeşitli biçimlerde baskı altında
tutarak ve hatta hapse atarak, bu DİRENİŞİ kırmaya çalışmaktadır.
(Sözcü, Birgün gibi öteki gazeteler ve genel olarak medya, sivil ve
asker bürokrasi, yargı organları, üniversiteler ve HDP gibi muhalif
partiler de elbette bu saldırıdan nasiplerini aldılar, alıyorlar
ama bu yazının mantığı açısından sadece CHP ve Cumhuriyet Gazetesi
üzerinde duruyorum.)
Şu anda bir CHP milletvekili ve birçok
Cumhuriyet Gazetesi mensubu hapiste yatmakta, CHP Genel Başkanı’na
yönelik tehditler iktidar tetikçisi medyada yaygın olarak dile
getirilmekte, Cumhuriyet Gazetesi yönetimine açılmış davalar devam
etmektedir.
***
Bu ortamda, Cumhuriyet Gazetesi, hem
kendisi hem de rejim için DİRENİRKEN, bu direnişe aykırı seslerin
gazete bünyesinde, üstelik gittikçe yükselerek devam etmesi, ne
akla, ne mantığa ne de eşyanın tabiatına
uygundur.
Demokratik Cumhuriyet için direnişini,
mensuplarının hapse atılmasıyla ödeyen bir gazetede bu seslerin
ısrarla sürdürülmesi, ya müthiş bir duyarsızlık ve bilinçsizlik, ya
da çok ciddi bir kışkırtma ifadesidir ki, her ikisinin de devamı,
en azından okuruna saygı duyan ve varlığını okurun desteğiyle
sürdüren bir gazete için olanaksızdır.