Hoş geldin 14!
Sana bazı münafık hainler 2016
diyorlar ama sen
onlara bakma...
Sen kadim kültürümüzün bütün umut ve iyimserliklerini yansıtan yeni
bir tarihin yeni bir sayfasısın!
Biliyorsun, Fransız Devrimi’nden sonra da, haftaları 10, ayları 30
gün olan yepyeni bir takvim devreye sokulmuştu...
İşte sen de tüm ülkede yepyeni bir çağ açan, daha doğrusu ülkemize
çağ atlatan olağanüstü bir iktidarın başladığı tarihin 14.
yılısın.
****
1. yıldan itibaren herkesi
birbirine düşman eden bir huzur ortamı
sağlandıülkemizde.
Susmuş olan silahlar yeniden ateşlenerek tam bir barış tesis
edildi.
Yazarları, gazetecileri, üniversite hocalarını, rektörleri,
askerleri, ve nihayet Genelkurmay Başkanı’nı, dalgalar halinde
tutuklayıp hapse atarak, herkesi korkuya gark edip, tam bir
özgürlük ortamı sağladık tüm toplumda.
Bununla da yetinmedik, özgürlükleri genişletmek için, onları hapse
atanları da tutuklayıp hapse attık.
Zaten Kabataş’taki üstü çıplak deri eldivenli çapulcuları da
yakalayıp içeri tıkmıştık.
Üzerine idrar yapılan başörtülü İstanbullu bacımız gibi taciz
edilmesinler diye, başörtülü Manisalı bacılarımızı ellerine kelepçe
takarak güvenlik altına aldık.
Gezi direnişinde çevreyi ve özgürlükleri korumak isteyen sevgili
gençlerimizi özenle, kimini tekmeleyerek, kimini zehirli gaz
kapsülü ile vurarak, yaraladık ve öldürdük
***
Bütün bu süre içinde yargıya
son derece saygılı davrandık, onu
bütünüyleemrimize aldık ve tam
bağımsız hale getirdik.
Artık herkes yöneticileri eleştiriyor, herkes serbestçe, gösteri ve
yürüyüş yapabiliyor; onları hemen terör örgütü üyeliğinden ya da
destekçiliğinden içeri atıp unutuyoruz.
***
Seçimler artık tam bir adalet ve
şeffaflık içinde yapılan demokrasi
şölenlerihalini aldı.
O kadar şeffaf, adil, herkesin eşit koşullarda yarıştığı, seçimler
yapıyoruz ki, Cumhurbaşkanlığı seçiminde, başbakanımız koltuğundan
bile kalkmadan hemen yukarı taşınıverdi.
Halkımız her seçimde o kadar eğleniyor, mitinglerde kitle halinde
ölerek o kadar mutlu oluyor ki, toplumdaki şölen havasını sürdürmek
için, arka arkaya seçimler yapar hale geldik; umudumuz bu yeni
yılda da bir tane daha yapmak.
Dürüst yöneticilerimiz bir kara kuruşun hesabını bile tutuyor;
evlerinde dahi para sayma makineleri, kasalar ve ayakkabı kutuları
kullanıyorlar.