Ilımlı İslam, iflas etmiş bir ABD projesidir:
Şiddet kullanan Radikal Siyasal İslam’ı önlemek amacıyla Ortadoğu
ve Kuzey Afrika’da uygulamaya konulmuş ve onu önlemek yerine tam
tersine beslediği görülünce vazgeçilmiştir.
Başlangıçta, Müslüman Kardeşler Örgütü’nün ve Türkiye’deki
Amerikancı Siyasal İslamcıların propagandalarına kananlar,
İslamcıların da Demokrasi ile uzlaşabilecekleri yanılgısına
kapılmışlardır.
ABD kaynaklı bu proje, derhal AB tarafından da benimsenmiş ve
hemen, “Model ülke” olarak seçilen Türkiye’de,
Erdoğan/AKP iktidarı ile de uygulamaya
konulmuştur.
Siyasal İslam’ın Demokrasi ile uyumuna dönük olan “Ilımlı İslam”
projesinin laik Türkiye’nin İslamlaştırılması biçiminde başlaması,
projenin başarısızlığının temel nedenidir.
Oysa, samimi ve akıllı bir “Ilımlı İslam” projesinin, İslami bir
diktatörlüğün, örneğin Suudi Arabistan’ın, Demokratikleştirilmesi
ile başlaması gerekirdi.
*** Dinci/mezhepçi ve/veya
ırkçı/milliyetçi ideolojiler, temel hak ve özgürlükleri sadece
kendileri için istediklerinden, iktidara geldiklerinde, onlardan
gerçek bir Demokrasi kurmalarını beklemek hayaldir.
Herkesin bildiği bu tarihsel ve bilimsel gerçeğe karşın, İslami
çizgide siyaset yapan Erdoğan/AKP iktidarının Demokrasiyi
geliştireceğine inananlar, yani kendilerini “kullanışlı aptallar”
diye niteleyen sözde solcu/liberaller, Türkiye’yi, bugün artık
ülkenin “Varlık Fonu’na” bile kişisel olarak el konulan bir Tek
Adam Rejimine sürüklemişlerdir.
Bunlar, enselerinde boza pişirilmeye başlanıp bazıları da hapse
atılınca akıllanmış, gerçekleri görmüşlerdir.