Bu iktidar 21 yılda, rejimin de seçimin de sandığın da belediye başkanlarının da anlamlarını ve önemlerini değiştirdi.
Ve yaptıklarını, ettiklerini, önemli ölçüde gizleyen bir “Karartmacılık” oluşturdu:
Bütün maliyetler, masraflar gizli...
Bütün ilişkiler devlet sırrı...
Bütün anlaşmalar, tahsisler, ihaleler özel...
Tarafsızlık yemini etmiş olan Cumhurbaşkanı, seçimlerde partisi lehine açık ve net olarak her türlü propagandayı yapıyor; seçimlere devletin bütün ağırlığını koyuyor...
Seçmen listelerini kendi bürokrasisi belirliyor, seçim kurulları ancak onaylıyor; seçmenler tarafından sahte seçmenlerin kontrol edilmeleri çok çok zor, hemen hemen olanaksız...
Propaganda dönemlerinde ne eşitlik var ne adalet ne de şeffaflık; muhalefetin yasal olanakları bile sınırlanırken iktidar her türlü dezenformasyonu rahatça yapıyor; yalanı ve iftirayı serbestçe kullanıyor...
Oy sayımları, Anayasa’yı değiştiren en kritik halkoylamalarında bile yasalara aykırı olarak yapılıyor...
Sonuçların yayımlanmaları sırasında, trafolara kediler giriyor, yayınlara uzun aralar veriliyor.
Seçim kurullarını oluşturan yargı zaten onların emrinde...
Yürütme erki olan Cumhurbaşkanı ve onun atadığı Bakanlar, TBMM’ye bile hesap vermiyor...
“Şahsım Devleti”nde son derece keyfi, üstelik Karartmacı, Bilmesinlerci, Obskürisyonist politika, bütün devlet, hükümet ve kamu ilişkilerine egemen.
***
14-28 Mayıs 2023 genel seçimleri bütün ölçümlerin ve beklentilerin tersine, iktidarın kazandığı ilan edilerek bitirildi.
Şimdi önümüzde, bu sonucun getirdiği özgüven ile gittikçe artan baskı ve manipülasyon olanaklarını yerel seçimlerde de kullanacak bir iktidar var.
31 Mart’ta, genel seçimlerdeki senaryolar tekrarlanacak.