Emre Kongar Cumhuriyet Gazetesi

Niçin hapse geliyorlar 2

Yanıtı karmaşık bir soru:  Yurtdışındayken hakkında gözaltı veya tutuklama kararı verilen insanlarınbazıları, niçin hapse girmeye geliyor?  Ya da hapse atılacağını...

17 Kasım 2016 | 624 okunma

Yanıtı karmaşık bir soru: 
Yurtdışındayken hakkında gözaltı veya tutuklama kararı verilen insanlarınbazıları, niçin hapse girmeye geliyor? 
Ya da hapse atılacağını bilen bazı kişiler, niçin olanakları olduğu halde, yurtdışına gitmiyor, kaçmıyor, kuzu kuzu bekliyor?

***

Hemen belirtmeliyim ki, bu yazı, iktidar medyasının mide bulandırıcı “Hain”kampanyalarına katılmak ya da bu kampanyalara karşı çıkmak için yazılmamıştır...
Bu yazı, yurtdışından gelerek hapse girenleri, siyasal ve hukuksal açıdan karalamak ya da aklamak için de değil, sadece, yaşadığımız günlere tanıklık etmek ve olup bitenleri sosyolojik ve psikolojik açıdan irdelemek için yazılmıştır.

***

Bu yazıya hazırlık olarak, salı günü hapse girmek için yurtdışından dönenlerle ilgili dört parça habere yer vermiştim: 
Bu haberlerin ilk ikisi “Birinci Silivri Trajedisi” döneminde hapse girmek için gelen subaylara ilişkindi... 
Son ikisi “İkinci Silivri Trajedisi” döneminde hapse girmek için yurda dönen sivillerin gerekçelerini kendi ağızlarından aktarıyordu.
İlk bakışta Birinci ve İkinci Silivri Trajedilerinin muhatapları arasında sanki bir “asker-sivil” farkı, hatta siyasal ve ideolojik duruş farkı da var gibi geliyor insana; ama bu aldatıcı bir izlenim... 
Biraz derinliğine baktığınızda her iki Silivri Trajedisinde yaşananların, muhataplar, duruşlar, ideolojiler değişik de olsa, aynı gerekçelerden kaynaklandığını görüyorsunuz!

***

Hapse girmeye gelenlerin gerekçeleri bir yazıya sığmayacak kadar çok; o nedenle bugün en önemli gördüğümle başlıyorum: 
Anlaşılan, hapse girmek için gelenlerin birinci gerekçesi, suçsuz olduklarına, cezalandırılmalarına yol açacak herhangi bir eylem ya da söylemde bulunmadıklarına olan derin inançları: 
Geliyorlar, çünkü hapse atılsalar da masum olduklarına inanıyorlar! 
Bu masumiyet inancı sadece ahlaki ve vicdani alanlarla da sınırlı görünmüyor: 
Mevcut hukuk sistemi içinde de, ceza yasalarına göre suç olan bir eylemde bulunmadıklarını düşünüyorlar. 
Sanıyorum, bu husus çok önemli: 
Çünkü sadece kendilerini suçlayanların ahlak ve vicdanlarına değil, doğrudannesnel hukuk kurallarına, yasalara güveniyorlar! 
Böylece eninde sonunda beraat edeceklerini, özgürlüklerine kavuşacaklarını düşünüyorlar. 

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Milli eğitim ve laiklik (2) 22 Kasım 2024 | 71 Okunma Milli eğitim ve laiklik (1) 21 Kasım 2024 | 222 Okunma Topyekûn saldırıya karşı topyekûn direniş! 19 Kasım 2024 | 297 Okunma Devlet çöktüğünde! 17 Kasım 2024 | 132 Okunma Demokratik örgütlü direniş (3) 15 Kasım 2024 | 87 Okunma