15 Temmuz 2016 FETÖ
kalkışmasından sonra Türkiye, “Post
Mortem” bir sivil darbe
yaşıyor!
(Biliyorsunuz “Post Mortem”,
“ölümden sonra” ve mecazi olarak “bittikten
sonra”demek.)
Kalkışmadan sonra, Erdoğan-AKP
iktidarı, yasama ve yargı erklerini de
elinealdı:
Ülke, TBMM’yi dışarıda bırakan ve yargı yetkilerini de kullanan
Kanun Hükmünde Kararnamelerle yeniden
biçimlendiriliyor...
Aralarında binlerce askerin, yüzlerce akademisyenin de olduğu on
binlerce insan işten atılıyor, kamu görevinden yasaklanıyor,
pasaportlarına el konuluyor...
Ünlü yazarlar, gazeteciler, işadamları da dahil olmak üzere,
yüzlerce insan gözaltına alınıyor...
Bir bankaya, holdinglere, işadamlarının, zanlıların, mallarına
mülklerine el konuyor...
Kimi zaman, suçlananların anaları, babaları, kayınvalideleri,
kayınpederleri, eşleri de gözaltına alınıyor, yakınlarının
pasaportları da iptal ediliyor...
Ve bütün bunlar, “15 Temmuz 2016
FETÖ kalkışması sonrası”, “Post
MortemSivil Darbe” olarak
yaşanıyor.
Böylesine geniş kapsamlı ve derinliğine bir süreç, ne 27 Mayıs
1960’ta, ne 12 Mart 1971’de, ne 12 Eylül 1980’de, ne de 28 Şubat
1997’de görülmüştü.
***
Sürecin derinliğini, genişliğini,
siyasal ve hukuksal boyutunu dün Çiğdem
Toker çok iyi dile
getirmişti:
“Türkiye, 45 gündür Olağanüstü Hal (OHAL) rejimi altında
yönetiliyor.
15 Temmuz darbe girişiminin beşinci günü toplanan Milli
Güvenlik Kurulu (MGK)OHAL’e geçilmesi yönünde tavsiye
kararı aldı. Ve Bakanlar Kurulu’nca ertesi günküResmi
Gazete’de OHAL ilan edildi.
Darbecilerin tasfiyesini önceleyen 667 sayılı ilk KHK, 23
Temmuz’da yayımlandı.
(Toker daha sonra 667-674 sayılı KHK’lerin tarihlerini
veriyor.) Her biri ayrı önemde olan bu KHK’lerden, 50 bin
kamu görevlisini ihraç eden 672 No’lu olan ile tam 25 ayrı
kanunda değişiklik yapan 674 sayılı KHK (ikisi de1 Eylül
tarihli) özel dikkati hak ediyor.
Başarısız darbe girişiminin ardından başlatılan bu dip
bucak ‘temizlik’ harekâtı, başarılı olmuş 80
darbecilerinin anayasası ile kanunlarına
dayandırılıyor.
Yukarıda listelediğim KHK’lerin tamamında, hukuksal dayanak
olarak 82Anayasası’nın OHAL’i düzenleyen maddesi ile OHAL
Kanunu gösteriliyor.
Başka bir deyişle, darbeci generallerden oluşan Milli
Güvenlik Konseyi’ninkendini TBMM yerine koyarak
çıkardığı yasalardan biri olan OHAL Kanunu,
2016 Türkiye’sini yöneten rejimin umududur.”