Antalya’da bir edebiyat öğretmeni, Cumhuriyetin Yüzüncü Yılı dolayısıyla yapılan bir kutlama töreninde şunları söylüyor:
“Onun için canını vermeye hazır olanların yanında onun adını anmaktan imtina edenlerle beraber Cumhuriyetin bütün nimetlerinden faydalanıp onu yok etmeye çalışıyorlar.
Bir yanda yüz yıl önce Anayasa’ya Cumhuriyet yazdırmak için ömrünü feda edenler, bir yanda bugün onu yok etmeye çalışan Türkiye Yüzyılı masalına herkesi inandırmaya çalışanlar.
Peki tüm bunlar olurken sen neredesin?
Bildin mi 100 yıl önce kurulmuş Cumhuriyetinin değerini, özgürlük kelimesinin değerini?
Özgürlük kelimesinin anlamını kavrayabildin mi gerçekten?
Kula kulluk etmediğin her gün için şükrettin mi Yaradan’a.
Koskoca ülken Araplar için darphane, Bulgarlar için AVM, Suriyeliler için doğumhane, bizim için tımarhaneye dönüştürülmeye çalışılırken sen neredesin?
Tabelalardan Türkiye Cumhuriyeti ibaresi sökülürken, milli marşını kâğıda bakmadan okuyamayan ya da milli marşı okunurken ayağa kalkmaya tenezzül etmeyen bir güruh, gencecik kadın sporcularını yaftalayıp millilikten söz ederken sen neredesin?
Cumhuriyetin gözbebeği bütün fabrikaları bir bir yabancılara satılırken, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı parası olan herkese çerez gibi dağıtılırken, yabancılar ülkende imtiyazlarla sefa sürerken, parası olan her şeye hüküm verirken, memurun, doktorun, işçin, öğretmenin kendi ülkesinde ikinci sınıf vatandaş muamelesi görürken ve en önemlisi geleceğim dediğin gençler umutsuzca ülkeden gitmenin yollarını ararken sen neredesin?”
Görüldüğü gibi öğretmen, şu anda Türkiye’nin karşı karşıya olduğu sorunları saymış ve Cumhuriyetçilere “Neredesin” diye sormuş.
Ayrıca, AKP’nin, yani iktidardaki bir siyasal partinin, “Cumhuriyetin Yüzüncü Yılı” kutlamalarına karşı icat ettiği ve kullandığı, “Türkiye Yüzyılı” sloganına da “Masal” demiş.