Bir yazar, bir düşünür ne
zaman ölümsüz olur?
Evrensel bir doğruyu yakaladığı, bunu
okurlarına aktardığı ve bu evrensel doğru ile özdeşleştiği
zaman.
Çünkü bir yazar o zaman bir toplumu etkileyen
güçlere, süreçlere değinmiş, her zaman her toplumda geçerli
olabilecek olan bazı gerçekleri dile getirmiş olur.
***
Uğur Mumcu, İkinci Dünya
Savaşı’nın bitiminden sonra bütün dünyayı
ve bu arada Türkiye’yi de pençesine alan küresel
güçleri teşhis edip, Cumhuriyet gibi etkili bir
gazetede kamuoyunun dikkatine sunduğu
ve sonra da kitaplarında bunları dile
getirdiği için...
Teşhisleri bugünkü
Türkiye’de de geçerli olduğu ve bugün de
ülkemizde olup bitenleri anlamamıza
yardım ettiği için...
26 yıl önce katledilmiş
olmasına karşın:
HÂLÂ YAŞIYOR
***
Uğur Mumcu’nun “Tarikat,
Siyaset, Ticaret” üçgeninde vurguladığı
süreç kısaca şöyle
özetlenebilir:
Amerikan emperyalizmi...
Arap emperyalizmi...
Bu iki emperyalizmin din ekseninde buluşması ve
ittifakı...
Müslümanlığın önce bir antikomünist sonra
giderek “demokratlık maskesi altında” antidemokratik bir
ideoloji olarak kullanılması...
Bu iki emperyalizmin el ele, içerdeki
işbirlikçileri ile Demokratik, Laik ve Sosyal Hukuk Devleti olan
Türkiye Cumhuriyeti’nin altını oyması!
İkinci Dünya Savaşı sonrası başlayan ve 12
Eylül 1980 askeri darbesiyle büyük bir ivme kazanan bu süreci, 12
Eylül darbecilerinin gerçek yüzünü büyük bir cesaretle ortaya
koyarak, “Tarikat, Siyaset, Ticaret” üçgeninde
açıkladığı ve bu açıklamaları hâlâ geçerli olduğu için ölümsüzdür
Uğur Mumcu!
***