Cumhuriyet’in dünkü manşetini görmüşsünüzdür:
“YSK’DE İKİ CESUR YÜREK Muhalefetin tüm başvuruları reddedildi ama YSK’nin 2 üyesi, hukuk dersi verdi: Erdoğan seçimi etkileyecek propaganda yapıyor.”
***
Elbette insanı utandıran husus manşette yer alan haberin niteliği:
Koskoca YSK, Anayasa’nın, herkesin gözü önünde ayaklar altına alınmasına ses çıkarmıyor...
Tarafsızlık yemini etmiş olan Erdoğan’ın, AKP lehine seçim propagandası yapmasını engellemiyor...
Karara muhalefet şerhi veren iki üye ise “Cesur Yürek” diye nitelendiriliyor...
Çünkü dünkü yazımda da belirttiğim gibi, yargısı AKP tarafından esir alınmış olan Türkiye’nin artık bir “Muz Cumhuriyeti” mi, bir “Aşiret Devleti” mi, yoksa bir“Üçüncü Dünya Ülkesi” mi olduğu tartışılıyor...
Erdoğan’ı eleştirecek kararın altına imza atmak yüksek yargıçlar için bile “Cesur Yüreklik” olarak görülüyor.
***
Habere göre, YSK üyeleri Ünal Demirci ve Ahmet Tuncay, karşı oy gerekçelerini şöyle açıklamışlar:
“Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti olduğuna göre istisnasız herkesin kurallara uyma mecburiyeti vardır. Hiçbir kimseye kurallara uymama konusunda ayrıcalık tanınmamıştır.
Cumhurbaşkanı’nın açık ve kapalı yer toplantıları ile toplu açılış törenlerinde, mitinglerde milletvekili genel seçimine yönelik olarak bazı siyasi parti ve kişileri doğrudan hedef alan söylem ve eleştirilerde bulunduğu ve bu suretle seçim sonuçlarını etkileyecek mahiyette propaganda konuşmaları yaptığı görülmektedir.”
Cumhuriyet’in haberi Erdoğan’ın 11, Davutoğlu’nun 34 miting yaptığına ve bundan sonra Erdoğan’ın beş yerde daha miting yapacağına işaret ederek bitiyor.