Geçen hafta Kibar Holding’in patronu Ali Kibar ile birlikte Antalya’ya kısa bir seyahat yaptık
Hem yol boyunca hem de Antalya’da bir süre sohbet etme fırsatını
bulduğum Kibar’ı yaklaşık 20 yıldır tanıyorum. Hakkında bir yorum
yapmam gerekirse, ‘en zor zamanlarda bile pozitif düşünebilen bir
iş insanı’ demem herhalde yanlış olmaz.
Kendi işlerine ilişkin pozitif olmasının sebepleri ortada. Yan
sayfadaki manşette de gördüğünüz gibi Koreli ortağı Hyundai ile
Türkiye’ye ilişkin yeni yatırım planlarını açıkladı. Hem Hyundai
ile hem de diğer şirketleri ile ihracat ağırlıklı üretim yapıyor ve
büyüyor.
Ama Ali Kibar Türkiye ekonomisine karşı da oldukça iyimser. Son
günlerdeki durumun ciddiyetinin farkında ama kurlarda yaşanan bu
suni dalgalanmanın 2-3 aya kalmaz geçeceğine inanıyor. Hem
kurların, hem enflasyonun hem de büyümenin yeni bir dengeye
oturacağını düşünüyor.
Bunun için de gerekçeleri var. Kibar, öncelikli olarak Türkiye’de
sanayinin bu tip dönemlerde ihracata döndüğünü ve üretiminin büyük
kısmını bu şekilde telafi ettiğini belirterek şu yorumu
yapıyor:
“Şimdi olacakları söyleyeyim; ihracat artacak, iç tüketimin
düşmesinden dolayı ithalat azalacak ve dış ticaret açığı önümüzdeki
2-3 ay içinde düşecek. Tüketimin azalması tabii ki ekonomi adına
olumlu değil. Enflasyonun birkaç ay daha artacak olmasıyla ciddi
düşüş olacak ama Türkiye’nin en büyük sıkıntısı olan dış ticaret
açığı bu dönemde gerileyecek. Bu da dalgalanmanın bitmesiyle
ekonominin daha sağlıklı bir yapıya kavuşmasını sağlayacak. Bu 2-3
ay içinde tüketim, ağırlıklı olarak yerli ürünlere kayarsa bundan
sanayi de ekonomi de kazanacak. Türkiye’nin bu süre içinde
özellikle gıda ürünlerinde yeni...