Ecevit öleli on sene geçmiş, farkında değiliz.
Mezarı başında anılmış.
"Kutlandı" yazacak şapşal çıkar mı diye gazeteleri taradım. Çoğu
haberi "görmemiş" bile, çünkü haber haber değil.
Toplananlar Rahşan Hanım, birkaç da parti yöneticisi...
Rahşan Hanım bunlardan ayrılıp "En Bir Öz ve Hakiki DSP" gibilerden
bir parti kurmamış mıydı yahu?
Anmışlar...
Anma da ne anma ha...
Zırva, yalan, boş laf, meydan nutku...
Yazık. Bu kadar ayağa düşürülmesi yazık. Kimse Ecevit'in "hayatı ve
eserlerini" şöyle özetleyici ve olumlu-olumsuz yönleriyle
eleştirici, akıllı uslu ve tutarlı bir konuşma yapmamış.
Köykent fiyaskosundan, 2001 krizinden sözetmelerini beklemiyoruz
tabii ama...
Onun yerine, DSP Genel Başkanı Önder Aksakal "yoğun katılım
nedeniyle umutlandım," demiş, "Türk halkı, demokratik sol
felsefenin ve DSP'nin yeniden devlet mekanizmasının başına
geçmesini arzuluyor." Yazık. Bu "kendini kandırma" da değil, bu bir
siyasi zavallılık itirafı.
DSP'nin aldığı oylar:
2002'de yüzde 1.22... 2011'de yüzde 0.25... 2015'te önce yüzde 0.19
(haziran seçiminde) sonra yüzde 0.07 (kasım seçiminde)...
Ve iktidara geliyor maşallah.
"2007'de niçin yok?" diyeceksiniz. Katılmamışlardı.
Aksakal, "hiçbir tereddüt olmadan bütün arkadaşlarımızla halkımızın
önünde yürüyeceğiz ve DSP'yi yeniden iktidara taşıyacağız"
demiş.