Yakın tarihimizi bilmezseniz, AKP'nin niçin iktidara geldiğini
ve niçin gitmeyeceğini anlayamazsınız. Hoş, uzak tarihimizi
bilmezseniz de anlayamazsınız ya...
Kırklı ve ellili yılları yeni kuşaklara tanıtmada son yıllarda iki
kişi öne çıkıyor, biri gazeteci Altan Öymen, öteki Profesör Cemil
Koçak.
İki uç işte: İliklerine kadar memur çocuğu, iliklerine kadar CHP'li
ve iliklerine kadar Ankaralı Altan ağabeyimiz bir yanda, resmi
tarihe ve CHP'ye hiç de sıcak bakmayan Koçak öbür yanda... Altan
ağabey son kitabında "2015'te nasıl koalisyon kuramadık" diye 320
sayfa boyunca ağlıyor, Profesör Koçak da "Demokrat Parti Karşısında
CHP"yi yazmış.
Unuttuğum birçok şeyi hatırlattı, bilmediğim bazı şeyleri de
öğretti. Hoca dediğin de böyle olmalı.
İnönü çok partili dönemi yirmi yıl sonra yeniden teşrif
buyurunca yirmiden fazla siyasi parti kurulmuş... DP ayakta kalmış,
varlık gösteremeyen çoğu unutulmuş gitmiş...
Bazılarını, bu konunun "klasik" eseri sayılan
Tarık Zafer Tunaya'nın ünlü kitabından biliyorduk, bazıları şimdi
bizi çok güldürüyorlar.