Başlık benim değil efendim, muhalif bürokrat gazetesinden aldım,
eski deyimle "refikimizden iktibas ettim"...
Havada karada CHP propagandası yapma gayretkeşliğine hoş bir
örnek.
Eskişehir'de bir Kurtuluş Müzesi açmışlar, görebildiğimiz kadarıyla
bir Türk bayrağı var duvarda (herhalde Arjantin bayrağı olacak
değildi), bir de İsmet Paşa ve Fahrettin Paşa'nın balmumu
heykelleri. Başka bir şey göremedik.
İsmet Paşa bir masanın başına oturmuş, Fahrettin Paşa da bir eliyle
masaya dayanmış.
Özden Toker'i götürmüşler müzeye, babasını görünce çok
heyecanlanmış. Karşısına oturtup resmini çekmişler. (Kim
bildirecek, tabii ki Doğan Haber Ajansı bildiriyor.)
Ali Rıza Bey'in resmi diye halka yutturulan çakma fotoğrafı görünce
Atatürk'ün "bu bizim peder değildir" demesi gibi, Bayan Toker'in de
"benim babam bu değil" demesi uygun olacaktı...
Çünkü o balmumu heykelin İsmet Paşa'yla alakası yok. Kır saçlı bir
subay. O kadar.
TRT dizisinde paşayı oynayan rahmetli Savaş Dinçel bile daha çok
benziyordu... Kılıçdaroğlu bile şu haliyle İsmet Paşa'yı daha çok
andırır!
Eh, Eskişehir belediyesinde bir "Madame Tussaud's" becerisi aramak
da herhalde abestir.
Neyse, amacımız lafı "İnönü ailesine" getirip bağlamaktır. Gerek
anası gerek kızı, ikide bir paşa babayı savunuyorlar. Elbette öyle
yapacaklardır. Bu doğaldır.
Özden Hanım mı Gülsün Hanım mı hangisi söylemişti hatırlamıyorum
(önemli de değil, farketmez), geçenlerde paşa babanın memlekete çok
partili hayatı "bahşettiğini" bir kere daha hatırlatmıştı... Malum
terane yani.