Nagehan Alçı bacımız geçen gün meselenin bam teline basmış.
Demiş ki: "Batı medyasında (...) Ak Parti'nin başına Erdoğan'dan
başka bir isim gelse de iktidar yolculuğuna devam edeceği
yazılıyor."
Aynı şeyi yıllardır yazıp savunduğum için çok sevindim.
Çünkü bu bir "dip dalgadır" işte...
Dip dalganın feriştahıdır.
Bazı kişiler, Ak Parti'yle Erdoğan'ın "bir ve aynı şey" olduğunu,
Erdoğan giderse Ak Parti'nin biteceğini ısrarla söylerler. Bu bir
tahlil değil, bir kör umuttur.
Erdoğan 2023 seçimini de kazanacaktır.
Peki 2028'de ne olacaktır?
Üçüncü bir defa adaylığını koyamaz, eh, herhalde gene eski
parlamenter sisteme dönecek de değiliz ki bu sefer sil baştan gene
başbakan olabilsin...
Herhalde "Muharrem gelecek" de değildir.
Eskaza CHP-İP-HDP ittifakı iktidara gelse de (İP yaşarsa tabii!)
vaat ettikleri gibi parlamenter sisteme dönseler, Erdoğan'ın
ekmeğine yağ sürmüş, önünü gene açmış olurlar! 2033'de gene bir
"başbakan Erdoğan" görürüz!
Fakat yaşlar ilerliyor, yıllar ilerliyor, elbet günün birinde
hepimize emr-i Hak vaki olacak.
Halk yeni bir lider bulur çıkarır.
Belki Erdoğan da genç ve dinamik birini kendi yerine yetiştirir o
arada...
Nazım Hikmet'in dedesinin söylemiş olduğu gibi, "be biz
Osmanlılarız, bizde çok adam bulunur!"
Ekonomiyi canlı tuttuğu, büyümeyi ve gelişmeyi sürdürdüğü, halka
saygı ve sevgi gösterdiği, onun dilini konuştuğu, halkın karnını
doyurduğu sürece bu "çizgi" iktidardan düşmez.
Düşerse de yeniden kalkar. 1930, 1960 ve 1980'de düştü, tekrar
kalktı. Pek pek bir süre bocalar, o kadar (Abdüllatif Şener de
bütün umutlarını böyle bir ihtimal üzerine kurmuştu.)
Bu çizgi "Serbest Fırka-Demokrat Parti-Adalet Partisi-Anavatan
Partisi-Ak Parti" çizgisidir. İsteyen akım, isteyen kanal
diyebilir.
Bu çizgi ülkeyi geliştiren, büyüten çizgidir.
Halk nasıl Fethi Bey-Menderes-Demirel-Özal-Erdoğan zincirini
çıkardıysa, bu zincire yeni bir halka da ekler, yeni birini de
çıkarır.
Ama bu arada bazı tereslerin umdukları gibi "bize çok acı verecek
büyük bir altüst oluş" yaşanırsa, bir arıza olursa, diyelim savaşa
girer de yenilirsek, batarsak...
O zaman da bir Atatürk çıkarırız.
Yeni bir devlet kurarız. Devlet kurmak bizim uzmanlık alanımızdır.
Ordumuz da 1918'de dağıldı yeniden kuruldu. Kaç kere itibarı dibe
vurdu (1971, 1980, 1997, 2016) yeniden yüze çıktı.
Ensenizi mi nerenizi karartacaksanız karartmayın.