Bir zamanlar Kenan Evren adlı büyük sanatçımızın eşsiz
tablolarına milyonlar verenler vardı...
Önce Sabancı Grubu 50 milyon saymıştı, sonra Koç Grubu 110
milyon...
Bir tablosu da sonra, o zamanın parasıyla 105 milyara gitti, 422
bin dolar.
Böylece Evren "yaşayan en büyük Türk ressamı" sayıldı.
O tarihe kadar Osman Hamdi Bey 850 bin dolara gitmişti. Ama Osman
Hamdi Bey çoktan rahmetli olmuştu.
Kenan Paşa, Hande Ataizi'ne de özel bir ilgi duyuyor, bir sanatçı
başka bir sanatçının "nü" yani çıplak resimlerini yapıyordu...
Paşa, Hande tablosuna o zamanın parasıyla 10 milyar
istiyordu...
Emel Sayın da paşanın ilgi duyduğu diğer bir sanatçıydı ama onu
resmetmek kısmet olmadı.
Bugün satmaya çalışsınlar bakalım, o tablolara kaç lira veren
çıkacak?
Neyse ki bu saçmalıklar yalnız bize özgü değildir.
Andy Warhol'un ünlü Marilyn Monroe tablosu geçen gün Christie's'de
195 milyon dolara gitmiş!
Bildiğiniz Marilyn fotoğrafı, zemini mavi, kadının yüzünü pembe
yapmış.
Saçlar gene sarı tabii. Başka bir numarası da yok.
Bir "pop art" ürünü, hatta belki de ilk ürünü.
Bu akım soyut resme tepki olarak altmışlı yıllarda ortaya çıkmıştı,
sonra bir de "hiperrealizm" çıktı, bunların hepsi Amerikan
zırtapozluklarıdır.
Çünkü sekiz Andy Warhol'u toplasanız bir soyut Jackson Pollock
etmez.
195 kuruş vermem.
Ama bizde de "Warhol tarzı takılmaya özenenler" görülmüştü...
Bir aklıevvel, bazı şair ve yazarlarımızın "çıplak
fotoğraflarından" bir kitap oluşturdu.
En çok Hilmi Yavuz'un lüle lüle saçlarıyla erkek güzeli "büstüne"
gülmüştüm, göğüs uçlarında yıldızları eksikti...
Entellik başa beladır.