Engin Ardıç Sabah Gazetesi

Bugün bugündür yarın da yarın olacaktır

Sabah Gazetesi Yazarı Engin Ardıç'ın bugünkü (04.03.2022)'' Bugün bugündür yarın da yarın olacaktır'' başlıklı yazısı.

04 Mart 2022 | 2.545 okunma

Siz bunların rejimi değiştireceklerine gerçekten inanıyor musunuz?
Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanacaklar...
Çantada keklik ya...
Yetmedi, Meclis seçimini de kazanacaklar...
O da torbada tavşan...
Ya 360 ya da 400 koltuk sayısına ulaşacaklar... Biri referandumlu, öteki referandumsuz Anayasa değişikliği için...
Nasıl olacak bu iş?
Tut ki oldu... Amiyane tabiriyle "çamura yatmayacakları" nereden bellidir?
"Hele durun bakalım, daha erken" demeyecekleri ne malumdur?
"Enkaz devraldık, acele etmeyin" edebiyatı hazırdır.
Önce başkanlık sisteminin "nimetlerinden" yararlanırlar.
Kanun hükmünde kararname çıkarabilmenin dayanılmaz cazibesinden...
Zaten PKK ve FETÖ'ye af çıkarabilmeleri için bu gereklidir.
Sonra AK Parti'ye yakın sermayeyi batırmak, İstanbul sermayesini kalkındırmak için girişimler...
Bugünkü sisteme göre seçilmiş "taraflı" başkan, nasıl tarafsız gibi davranır?
2028'e kadar bir beş yıl böyle geçer.
Peki 2028'i kazanacaklarının garantisi nedir?
Meral Hanım başbakanı olmayan sistemde başbakan olacakmış şimdilik...
Ciddiye alıp yorumlar döktürüyorlar.
Peki 2028'de seçimi AK Parti kazanırsa başbakan kim olacaktır?
Recep Tayyip Erdoğan.
O zaman ne yapacaklar?

***

Yutturmacanın boyutları müthiştir.
Seçim barajı yüzde 3'e düşürülecek, böylece şimdi olmasa bile 2028'de Temel Reis'in Meclis'e girebilmesi sağlanacak. Peki.
Siyasi Partiler Kanunu ne olacak?
12 Eylül Rejimi eleştiriliyor da bu "kalıntı" niçin yerinde bırakılıyor?
Niçin parti içi "önseçim" getirilmiyor?
"Parti içi diktanın" aynen sürmesi için mi?
"YÖK" kalıyor ama adı değişiyor.
O zaman bunun ne anlamı var?
Muharrem, ağzını aç da iki laf da sen söyle.***


NASIL OLUYOR DA OLUYOR?
Basında 1924 Anayasası'na övgüler düzenler, bunun çok partili sisteme cevaz verdiğini, çok demokratik olduğunu söyleyenler var.
Bunlar solcu geçinenler.
Öyleyse 1925, 1930 ve 1946'da CHP dışındaki partilerin niçin kapatıldığını ya da kendi kendini feshe zorlandığını açıklamak zorundadırlar.
Elbette bu konuya girmeyeceklerdir.
Nasıl olsa okurları cahil, ne versen gidiyor.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Utanmıyor musunuz? 01 Nisan 2023 | 3.525 Okunma Dağ nerede, fare nasıl? 31 Mart 2023 | 3.281 Okunma Alafortanfonik gelismeler 30 Mart 2023 | 1.227 Okunma Yoksun oğlum sen 29 Mart 2023 | 1.857 Okunma Var biraz da sen oyalan 27 Mart 2023 | 1.166 Okunma