Bir yürüyüş yaptılar. Amaç bir yandan parti içi muhalefeti
susturmak, bir yandan da Enis Berberoğlu'nu "gördüğün gibi seni
kurtarmaya çalışıyoruz, dilini tut, sakın konuşma" diye
oyalamaktı...
Şimdi bir de kurultay düzenleyecekler.
Yapacaklarına dense dense bir "forum" denebilir, kurultay nereden
çıkıyor? Kurultay "kongre" demektir. Ucunda seçim mi var bunun?
Ama kurultay lafını seviyorlar.
Pek moda oldu ya, bir de "çalıştay" var. Bir zamanlar denizaltı
gemilerimize böyle tuhaf isimler konurdu: Saldıray, Batıray,
Yıldıray falan gibi.
Acaba denizcilerimiz "genellikle Karadenizli" oldukları için mi
onların ağzı kullanılıyordu? Peki "Finduk fırkateyni"
neredeydi?
Bu çakma kurultayda gene adalet kavramı işlenecekmiş.
Konu başlıkları: Devlette adalet, yaşamda adalet, mahkemede adalet,
seçimde adalet, geçimde adalet, medyada adalet, eğitimde adalet,
inançta adalet...
Aklına geleni sırala gitsin... Niçin sporda adalet, sanatta adalet,
sağlıkta adalet, eğitimde adalet, tarım ve hayvancılıkta adalet,
köy işlerinde adalet, bayındırlıkta adalet, ulaştırmada adalet,
enerjide adalet falan yok?
Bu yaptıklarını muhalefet sanıyorlar. Eylem sanıyorlar.
Birileri çıkıp abuk sabuk konuşacak, muhalif basın da bunlara
çarşaf çarşaf yer verecek. Ee? Sonra ne olacak? Geçen sefer
Kılıçdaroğlu'nun ayakkabıları Koç Müzesi'ne kalkmıştı, bu sefer
nesi kalkacak, atlet fanilası mı?
Anıt da dikeceklermiş. Görkemli olacakmış.
Adalet anıtı tabii.