Adam bunlara "mitinge katılın" diyor, bunlar "hükümete katılın"
anlıyorlar!
Bayram haftası ve mangal tahtası... Ya da Çanakkale Boğazı
ve...
Gürsel Erol diye bir adam varmış... CHP Tunceli milletvekili,
Kılıçdaroğlu'nun hemşerisi... Bir siyaset dehası!
"Mecliste bulunan tüm siyasi partiler hükümette olmalı" demiş.
Vallahi demiş.
Bir "milli mutabakat hükümeti" kurulmasını önermiş.
Bu düşüncesini "Cumhurbaşkanı Erdoğan'a da aktaracakmış."
Bendeniz iyi ki cumhurbaşkanı değilim, farklı bir cevap verirdim,
skandal olurdu.
Sanki darbe başarılı olmuş, milli mutabakat hükümeti kurulacak!
Sanki "Tayyip" devrilmiş, yeni hükümet oluşturacaklar. Haybeden
koalisyon yapacaklar.
CHP de hükümete bu suretle kapağı atacak. Bu yangından böylece mal
kaçıracaklar.
Tabii ki bu hükümete HDP de katılacak.
Seçimde halkın vermediğini "Fetullah sayesinde" elde edecekler
yani!
Koskoca CHP bu tür adamların elinde bu durumlara mı düşecekti?
Bu ekibe "yeter" diyecek CHP üyesi, CHP seçmeni hiç mi kalmamıştır
bu memlekette?
Öte yandan Kılıçdaroğlu da bildik yaveleri tekrarlıyor...
İzmir'de bir "alternatif miting" yapmış, bir gazete bunu emekli
memur okuyucularına "tarihi miting" diye pazarlıyor.
Hazret OHAL ilanından fena halde rahatsız. Hiçbir şey olmamış gibi
davranılmasını istiyor (hemşerisinin önerisi doğrultusunda bakanlık
da istiyor mu?)
O kadar ki, "mağdurlar masası" kurmuş.
FETÖ'cüler devletten temizlenirken bu masaya başvuracaklar, CHP
onlara sahip çıkacak.
Kemal Bey "Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu ayarlarıyla oynamayın"
diyor.
Bunu hep söylüyordu, şimdi de söylüyor.
Neler olup biterse bitsin, Kemal Bey ezberinden şaşmıyor (yeni bir
düşünce üretemiyor ki...)
OHAL kararları "ordunun şekliyle" oynuyor, cumhuriyetin kurucu
ayarlarıyla değil. Kaldı ki, o ayarlar CHP'nin otuzlu yıllarda,
"sonradan çektiği" ayarlar değildir.
Bayrağa kimsenin dokunduğu yok, başkente kimsenin dokunduğu yok,
milli marşa kimsenin dokunduğu yok. Laikliğe kimsenin dokunduğu
yok, tam tersine Fetullahçı şeriatçılar tasfiye ediliyor.