Engin Ardıç Sabah Gazetesi

Cumhuriyet çocuğu

Sayın Kemal, "Osmanlı'nın sarayında Farsça konuşulurdu" demiş... Tipik bir "yarı-aydın cumhuriyet çocuğu" örneği. Bunlardan yüzbinlerce vardır. Parvus Efendi'yi "Türk büyüğü" sanan...

26 Nisan 2018 | 1.862 okunma

Sayın Kemal, "Osmanlı'nın sarayında Farsça konuşulurdu" demiş... Tipik bir "yarı-aydın cumhuriyet çocuğu" örneği. Bunlardan yüzbinlerce vardır.
Parvus Efendi'yi "Türk büyüğü" sanan adamcağız, sarayda nece konuşulduğunu da bilemeyecektir tabii.
Nitekim Murat Bardakçı kardeşimiz ağzının payını verdi, "Japonca konuşulurdu" diye başlayıp Bay Kemal'i öyle ince bir makaraya sardı ki...
Bakalım, CHP'nin cumhurbaşkanlığı aday adayları arasında ismi geçirilen İlber Ortaylı da Bay Kemal'e hakettiği kılçığı atacak mıdır, yoksa "sayın genel başkanımızı kızdırmayalım" diye susmayı mı tercih edecektir?

*** Aslında, mesele yalnızca cehaletten kaynaklanmıyor. Sayın Kemal'de o cehalet var ama çok derin bir "Osmanlı düşmanlığı" da var.
Bir kere kendisi Dersimli'dir. Ama, Dersimli'nin "Hızır Paşa'lara" sıcak bakan cinsi... Bükemediği eli öpenler yani!
Yetmişli yıllarda teröre kurban giden Garip Tatar diye bir yazar vardı, o güzelim ismini İlhan Ümit Kaftancıoğlu yapmıştı...
Böyle bir kompleks: Hem derin bir nefret, hem de boyun eğme. "Stockholm sendromu" gibi bir şey yani...
Yarı-aydınlarımız Osmanlı nefretinde ölçüyü o kadar kaçırdılar ki, dibine kadar bir "Osmanlı muallimesi" olan Çalıkuşu Feride'yi "cumhuriyet kızı" bile yaptılar.
Belki nefret ettikleri Tayyip Erdoğan da "sarayda" Arapça konuşuyordur ha?
Buna bile inanacak salak çoktur aralarında. *** Sayın Kemal sarayda Farsça konuşulduğunu düşünüyor, çünkü ona Osmanlıca'nın ne kadar kötü, ne kadar yapmacık, ne kadar yanlış olduğu öğretildi.
Oysa Osmanlıca'nın ne olduğunu öğrenmesi için Atatürk'ün Nutuk'unu açıp bakması yetecektir!
İlk baskısını ama... Atatürk'ün değil Gazi Paşa'nın ağzından çıkan kelime ve cümlelerle "orijinalini"... Hıfzı Veldet "çevirisini" değil...
Üstelik bu dil "kargacık burgacık harflerle" yazılıyordu.
Mustafa Kemal önce Selanik Askeri Rüştiyesi'nde, sonra Manastır Askeri İdadisi'nde, derken Harbiye'de ve de kurmay okulunda bu yazıyı öğreninceye kadar herhalde epey zorlanmıştı...
Padişahlar da halktan kopuk, "zevk-ü sefaya dalmış" adamlar değiller miydi? Eh, bu durumda herhalde Türkçe de bilmeyeceklerdi!
Zaten bunların analarının da çoğu Türk değildi ki...
Oysa Sayın Kemal, şimdilerde Meral Hanım'ı destekleyen bazı Türk faşistlerinin iddiasına göre Horasan yaylasından, Oğuz Türkleri'nin Kayı boyundan geliyordu!...
Allah'ın işine bakın, Osmanlılar da oradan geliyorlardı. *** Son yıllarda ülkemizde bir "Osmanlı modasının" çıktığını söylüyorlar, elbette bundan hiç hoşlanmıyorlar.
Nedenini, doksan yıldır estirdikleri "Osmanlı nefretinin" fırtınasında arasınlar.
Her etkinin bir tepkisi olacaktır.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Utanmıyor musunuz? 01 Nisan 2023 | 3.525 Okunma Dağ nerede, fare nasıl? 31 Mart 2023 | 3.281 Okunma Alafortanfonik gelismeler 30 Mart 2023 | 1.227 Okunma Yoksun oğlum sen 29 Mart 2023 | 1.857 Okunma Var biraz da sen oyalan 27 Mart 2023 | 1.166 Okunma