Muhalif basın önceleri Meral Hanım'a ve partisine büyük bir gaz
verdi.
Tam sayfa söyleşilerde "çanak" sorularla parlatmaya çalıştı.
Öyle ya, Bay Kemal tutmayınca Bayan Meral denenebilirdi!
Zafer Mutlu nasıl olsa ona da "İndira Gandhi" gibilerden bir mazmun
uydururdu...
Sonra içlerinden birisi "arkadaşlar, reklamını şimdiden bu kadar
yapmayalım, erken yıpranır, azıcık geri duralım, seçim yaklaşınca
abartırız" dedi.
Hanımın muhalif basında kapladığı "sütun/santim" yüzölçümü
birdenbire düştü.
Acaba gerçek neden bu "alarga durma" kaygısı mıydı, yoksa ele
alıp işleyecek "malzeme" mi çıkmıyordu?
Çünkü hanım "dişe dokunur" bir şey söylemiyor, ya "yarattığımız
korku dağları duman gibi sardı" gibilerden lugat parçalıyor, ya da
"hem cumhurbaşkanlığını hem de iktidarı alacağız" diye saçmalayarak
bu ikisini farklı şeyler sandığını açık ediyordu...