Soruları varmış, biliyorsunuz... Merak ediyorlar... Aslında
merak etmiyorlar tabii de, maksat hınzırlık olsun.
Soruyorlar: "(başkanlık sisteminde) Cumhurbaşkanı geçerli oyların
çoğunluğuyla seçilir... Bu, milletin yüzde 51'inin altındaki bir
temsil oranıyla dahi seçilebileceği anlamına gelir..."
Evladım, cumhurbaşkanı "ilk turda" yüzde 51'le seçilecek.
Gerçi, değişebilir ve hemen de değişmesi gereken genel başkanınız
"yüzde 92'den az olursa tanımayız" dedi ama tanımayıp da ne
yapacağını kimse merak bile etmedi.
Ciddiye alan yok yani.
Cumhurbaşkanı, ilk turda hiçbir aday yüzde 51'i tutturamazsa, ancak
o zaman ikinci turda "geçerli oyların çoğunluğuyla" seçilecek.
Bu, Fransa'da da böyle. Ama orada kimse "diktatör geliyor" diye
ağlamıyor.
İki sene önceye dönelim... Diyelim ilk turda Erdoğan yüzde 49'da
kaldı, İhsanoğlu yüzde 30 aldı, Demirtaş da yüzde 21...
Seçim iki hafta sonraya, ikinci tura kalacaktı.
İkinci turda diyelim AKP seçmeni küstü, Erdoğan yüzde 30'a düştü,
İhsanoğlu da oylarını yüzde 30'a çıkardı, fakat Demirtaş oy
patlaması yaptı, yüzde 40 çekti...
Demirtaş cumhurbaşkanıydı!
İtiraz edecek miydiniz?
Buna hiçbir hakkınız olmayacaktı.
Ne yapacaktınız, sokağa mı dökülecektiniz?
Diyorlar ki: "Milletin tümünü değil belirli bir siyasi görüşe sahip
kısmını temsil edeceği açıktır."
Milli Şef'iniz acaba milletin kaçta kaçını temsil ediyordu?
Celal Bayar kaçta kaçını? Asker cumhurbaşkanları kaçta kaçını?
Cemal Gürsel'in 27 Mayıs cuntasından başka temsil ettiği bir güç mü
vardı?
Cevdet Sunay ordudan başka neyi temsil ediyordu? Fahri Korutürk'ü
oraya millet mi getirmişti?