Muhalefet durduk yerde maraza çıkarmak için ortaya bir "Ege
adaları" meselesi yumurtladı. Bu konu gerçi bayatladı ama ara sıra
ısıtıp ısıtıp sofraya sürmeye çalışıyorlar.
Başımızda yeterince dert yokmuş gibi, bir de Yunanistan'la papaz
olmamızı istiyorlar. Fakat yediremiyorlar.
Fetö de Rus uçağını düşürmüş ama ancak sınırlı ve geçici bir sonuç
alabilmişti...
Bir Bulgaristan kaldı, bakalım oraya ne zaman bulaşacaklar?
Bir de Gürcistan var tabii, eğer hovardalarımızın "Laz Vegas" tabir
edilen Batum'a gitmeleri o ülkeyle aramızda tatsızlık çıkararak
engellenebilirse, Karadenizli hanımlarımız bundan memnunluk
duyabilirler!
Bu Yunan adaları meselesi biraz karışık.
Bir kesim ada sayısının 18, başka bir kesim 126 olduğunu iddia
ediyor. Arada epeyce fark var. Türk faşistleri bu konuda
sözbirliğine varabilmiş değiller.
İşin daha ilginç yanı, adaların isimleri de bilinmiyor.
Aradım taradım, bir tek "Marathi adasına" ulaşabildim.
Acaba bu, Kaş açıklarında, Meis yakınlarındaki Gürmenli adacığı
mıdır?
Yoksa başka bir yer midir? Bilemedim.
Bir de "Keçi adasından" sözediliyor ama baktım, o düpedüz Kalimnos!
(Oldu olacak Rodos'u da isteyelim.)
Anlaşılıyor ki bunların çoğu dandik "kayalıklar"...
Hani yirmi iki yıl önce az kalsın uğruna pisi pisine savaşa girecek
olduğumuz Kardak kayalıkları gibi.
O sıralar, hariciyemizin CHP'li bürokratları (elebaşı da bellidir),
başını derde sokmak için devrin başbakanı Tansu Çiller'i düpedüz
işletmişler, eh, "kurtuluş savaşında Ankara'nın yakılıp
yıkıldığını" sanacak kadar bu konularda gabi olan Çiller de esip
gürlemeye koyulmuştu...
Bugün de Erdoğan'a benzer bir oyun oynamak istiyorlar ama
söktüremezler. Erdoğan onların hepsinden daha akıllıdır.
İmdi... Yunanistan'la kapışmamızı isteyen arslan parçaları, önce şu
adaların "sayısı" konusunda bir karara varsınlar.
Sonra da bunların isimlerini tek tek açıklasınlar.