Bizim kuşağın bundan elli beş-altmış yıl önce aldığı müzik eğitiminin eğitim değil "kepazelik" olduğunu anlatmıştım...
Müzik dersinden hatırımda kalan hepi topu iki şey vardı:
Bach'ın Lüneburg Michaelis kilise mektebini bitirdiği ve Hugo Wolf'un bir "dericinin" oğlu olduğu...
Elbette müzikten kırık not alabilmek de mümkün değildi, beden eğitimi, askerlik, diş koruma falan gibi "haybeden" bir dolgu dersiydi bu.
Son günlerde bir "müfredat" tartışması yaratıldı, hükümete kamış atmak için "İnönü eldengidiyor" yaygarası koparıldı ya, o tarih dersi... Bir de yeni müzik müfredatına baktık.
Siz de bakınız Milli Eğitim Bakanlığı 2017 Taslak Öğretim Programı aynen ne diyor:
"Blues, caz, rock and roll, rock, metal, rap gibi türlerin araştırılması..." Ses ve görüntü kayıtlarıyla sunum da yapılacakmış.
Waoww!
Çocuklara tanıtılacak ve öğretilecek müzisyenler de şöyle sıralanmış: Bing Crosby, Elvis Presley, The Beatles, Joan Baez, The Rolling Stones, Bob Dylan, Pink Floyd, Eric Clapton, Madonna, Michael Jackson...
Sonra ülkemize dönüyor:
"Kanto, Anadolu rock, aranjman, tango, hafif müzik, Türk pop müziği, arabesk vb. gibi müzik türlerinden eserler...
Barış Manço, Moğollar, Erkin Koray ve Sezen Aksu gibi sanatçılardan özgün eserler dinlenir..."
Müzik dersinde yani.
Gerici iktidara bak...
Itri, Dede Efendi, Şevki Bey falan neredeler, ilk akla gelenlerden?
Göremedik. Onların yerine bakın ne var:
"Cumhuriyetin ilanından sonra açılan müzik kurumları tanıtılır.