Yok yahu, Süleyman'ın karısı değil, seçim vaatleri. Herkes birtakım vaatlerde bulunuyor ya, Devlet Bahçeli de bulundu.
MHP'nin iktidara gelmesi sözkonusu olmadığına göre, vaatlerin üzerinde durmaya da gerek yok. Doğu Perinçek'in "Yunanistan'dan 152 adayı geri alacağız" sözünün ne kadar ciddiye alınır yanı varsa, Bahçeli'nin de o kadar var.
Öyleyse bu yazıyı niçin yazıyoruz? Hiiiç, gülmek için.
Ne yani, bazılarının yaptığı gibi fıkra mı anlatalım, Ziya Paşa'nın Terkib-i Bend'inden dizeler mi okuyalım? (Değişiklik olsun diye de ara sıra işi Tevfik Fikret'e çevirirler.) İlle de fıkra istiyorsanız işte size fıkra:
Eskiden AKP'li olan bir MHP adayı, hükümetin kazanacağı seçimi erteletmek için "Suriye'ye savaş ilan edebileceğini" ileri sürdü...
Bu kadar eğlenceli olmasa bile başka MHP iddiaları da var: MHP, iktidara gelirse "milli ve demokratik" bir anayasa yapacakmış.
Bu demektir ki, bugün yürürlükte olan anayasa milli değilmiş.
Herşeyden önce Kenan'a ayıptır! Asgari ücret vaadinde "CHP ile HDP'nin ortasını bulan", kafasına göre de bir mazot fiyatı saptayan MHP (patiska ve tuz fiyatlarını da bilmek isteriz), "Türkçe dışında başka bir dilde eğitim yaptırmayacakmış"...
Ne yani, Galatasaray'ı, Robert Kolej'i, Alman Lisesi'ni, Avusturya Lisesi'ni falan tekmil kapatacak mısınız? Yoksa eğitimi Türkçe'ye mi çevireceksiniz?
Bu akılları merhum Oktay Sinanoğlu'ndan mı aldınız? (Bilen bilir, merhum Attila İlhan'ın da bu tür okullara gıcığı vardı.)