Engin Ardıç Sabah Gazetesi

Hal-i pür melal

Sovyetler Birliği'nin yıkılmasıyla yirminci yüzyıl bitti, "sol" da büyük bir bunalıma girdi. Buna gerek yoktu, çünkü Sovyetler Birliği kendine sol süsü veren emperyalist bir süper devletti. Orada eşitsizlik ve...

10 Mart 2018 | 981 okunma

Sovyetler Birliği'nin yıkılmasıyla yirminci yüzyıl bitti, "sol" da büyük bir bunalıma girdi. Buna gerek yoktu, çünkü Sovyetler Birliği kendine sol süsü veren emperyalist bir süper devletti. Orada eşitsizlik ve sömürünün, üstelik diktanın, "polis devletinin" daniskası vardı.
Solcular bir çağın bittiğini, başka bir çağın açıldığını gördüler (hepsi değil tabii, kafası çalışanlar), fakat "yirmi birinci yüzyılın solu nasıl olabilir, nasıl olmalıdır" sorusuna otuz yıldır cevap bulamadılar.
Herhalde özgürlükçü ve demokrat olmalıydı! Yani komünist olmamalıydı.
Bu arada, yeni solun "bilgisayar kullanan, Internet'e giren" bir sol olmasını isteyen de çıktı, lakin bunları en koyu sağcılar da yapıyorlardı! İnsan hakları, katılımcılık vb. her aklı başında liberal sağcının destekleyeceği bir politikaydı.
Türkiye'de durum nedir?
Sol açısından, berbattır.
Türkiye'de komünistlerin bir kısmı "müzelik" konumuna sımsıkı sarılıyor, bir kısmı faşizme kaydı, bir kısmı da Kürt milliyetçiliğine yazıldı. Hepsi de "Tayyip düşmanlığında" birleşiyorlar.
Hiçbir şansları olmamıştır, yoktur ve olmayacaktır. En parlak devri sayılan 1965 yılında bile sosyalist sol ancak yüzde 3 oy toplayabilmişti, üstelik...

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Utanmıyor musunuz? 01 Nisan 2023 | 3.525 Okunma Dağ nerede, fare nasıl? 31 Mart 2023 | 3.281 Okunma Alafortanfonik gelismeler 30 Mart 2023 | 1.227 Okunma Yoksun oğlum sen 29 Mart 2023 | 1.857 Okunma Var biraz da sen oyalan 27 Mart 2023 | 1.166 Okunma