Mimar Sinan'ın "Ermeni asıllı" olduğu söylenir. İster Ermeni asıllı olsun ister Hotanto asıllı, Mimar Sinan bir "Osmanlı"dır, iliklerine kadar Osmanlı'dır ve Osmanlı kültürünün temel taşlarından biri, belki de birincisidir. Hiçkimse, Pargalı'ya Rumİtalyan kırması, Sokollu'ya Sırp asıllı, Nâzım Hikmet'e de Polonya kökenli olduğu için gıcık kapmaz. Kapıyorsanız, Elvan Abeylegesse'yi de ay yıldızlı bayrakla koşturmayacaksınız! Otuzlu yıllarda, yöneticiler Sinan'ın Osmanlı olmasından rahatsızlık duymuşlardı. Eh, Süleymaniye'yi de Selimiye'yi de yıkacak halleri yoktu ya, Sinan'ın "kimliğinin" yıkılması gerekiyordu. Ve de tabii, Sinan'ın Türk olduğunun kanıtlanması. Aşağısı kurtarmıyordu. Hayatta en hakiki mürşit ilim olduğu için Cumhuriyet Türkiyesi'nin her yanından maşallah bilimsellik fışkırıyordu. Troya'ya saldıranların başbuğu, Mikene kralı Agamemnon bile Türk'tü, askerleri onun hakkında "ağa memnun" demişler, sonra zamanla bu isim söylene söylene değişime uğramıştı. O kadar bilimseldik ki, İngilizce "O.K." deyimi bile Türkçe "ok ve ay"dan gelmiyor muydu? Tuhaftır, "bütün dünyanın aslında Orta Asya'dan çıkma Türk olduğunu" söyleyenler, "dolayısıyla Sinan'ın da Türk olduğunu" kabul edip geçmediler. Üstünde durdular. Sinan'ın Türk olduğunun "kafatası ölçümüyle" de kanıtlanması, doğrulanması gerekiyordu. Bu görevi, "Atatürkoloji" ana bilim dalında temayüz etmiş olan çok bilimsel ünlü Afet Hanım üstlendi.