Türkiye seçim sath-ı mailine gir... medi, soktular.
Satacak malı olmayan muhalif basın soktu.
Seçime daha bir buçuk yıldan fazla var, ortalıkta seçim tahminleri
gırla gidiyor. Hababam düzmece anketler yayınlanıyor...
Çaresizlikten, Meral Hanım'ı şişirme kampanyası sürdürülüyor...
Çünkü Kemal Bey'i şişirecek halleri kalmadı.
Bu kampanya kapsamında MHP'yi "kırma" çabası da var tabii.
Meral Hanım aldığı bu gazla "yüzde 19.5 oyumuz var" demiş, "yüzde
18 de hele bir bakıp görelim diyenler"...
Toplarsan yüzde 37.5 eder, hanım iktidara yürüyor da haberimiz
yok!
MHP üzerine oynanan oyunlar o kadar komik değil ama daha pis.
Bir baraj lafıdır gidiyor...
Devlet Bahçeli "stratejik" bir yanlış yaptı, seçim barajının yüzde
5'e çekilmesini isteyerek "Meral Hanım'dan korktu" izlenimini
verdi...
Hanım daha akıllı davrandı, palavra da olsa "ister yüzde 10 olsun
ister indirilsin, bizim açımızdan problem teşkil etmiyor"
deyiverdi.
Neyse ki MHP yöneticileri lafı çabuk toparladılar, "mevcut
sistemden şikâyetimiz yok" deyip devrilen çamı doğrultmaya
çalıştılar.
Fakat muhalif basın, bir yandan da MHP'nin elindeki küçük ilçe
belediyelerinden bazı "kopmaları" körüklemeye, köpürtmeye
çalışıyor. Amaç, "MHP'liler İP'ye kayıyor" izlenimini
yaratabilmek.
Minik partilerin nafile çabalarından bile medet umuyorlar. DSP
yöneticilerinden Hikmet Sami Türk (sahi yahu, öyle bir adam vardı)
yüzde 3 istemiş...
"Ecevitsiz Ecevit partisi" DSP'nin yüzde 3'ü bulacağı yok, meclise
girebilmesi hepten hayal, ama yüzde 3'ü bir tuttursalar devletten
para yardımı alacaklar!
Umut Türk'ün ekmeği...
Sonunda ne mi olacak? Baraj yüzde 10'da taş gibi kalacak.
Bu demokratik değil politik bir tercih olacak.
HDP'nin meclis dışında kalması isteniyor da ondan!