Tapınıyorsunuz diyoruz, çok kızıyorlar. "Anıtkabir'i Kâbe,
Nutuk'u kutsal kitap, Atatürk fotoğraflarını da 'ikona' yaptınız"
diyoruz, köpürüyorlar.
Olup bitenlere bir bakalım da, okuyucu karar versin.
Atatürk'ün Suriye cephesinden gelip, trenden inip Beşiktaş'a,
Zübeyde Hanım'ın evine gittiğinde bindiği, bavullarını yüklediği
bir çatana var... Atatürk bu çatanaya toplam yarım saat kadar
binmiş (Haydarpaşa-Beşiktaş arası kaç dakikadır?), bir daha da
yüzünü bile görmemiş. Anmamış, hatırına bile getirmemiş. Neden
getirsin ki? Hiçbir özelliği, ayrıcalığı olmayan sıradan bir
tekne.