Atatürkçü bir genç olarak Aya İrini Kilisesi'ne klasik Batı
müziği konseri dinlemeye giderseniz (dünyalar güzeli Atatürk'üme
binlerce teşekkür!), karşınızda yalnızca soyut bir haç
görürsünüz... Ne bir tasvir, ne bir heykel, ne bir ikona...
Çünkü o kilise Bizans İmparatorluğu'nun "ikonoklast" döneminde inşa
edilmiştir.
Yani "put kırıcılık" dönemi.
Böyle güçlü bir akım vardı, sekizinci yüzyılda bir dönem "iktidara"
bile gelmişti. Sonra yenildiler.
Ortodoks kültüründe çok önemli bir yer tutan "ikonalara tapınmanın"
putperestlik olduğunu söylüyorlardı...
Doğrudur. İkona, doğrudan eski Yunan kültüründen kalma bir
unsurdur. Eski Yunan'da tanrıların dualar ederek çağırınca tapınağa
gelerek onları tasvir eden heykellerin "içine girdikleri"
varsayılırdı (sunaklarda kendilerine kurban edilen, yani düpedüz
yakılan hayvanların etlerini de uçarak gelip yiyorlardı!)
Katolik dini de bunu doğrudan devraldı. Buna karşılık protestanlık,
kilisede her türlü altın ve gümüşün bulunmasını yasakladığı gibi,
herhangi bir Tanrı ya da aziz tasvirini de yasakladı. Böylece
"İslam'ın dediğine" azıcık gelmiş oldu!