Hilmi Yavuz, Fetullahçı "olmadığı" için değil, "yaşına ve sağlık durumuna hürmeten" serbest bırakıldı. Tansiyonu düşmüş, gidiyormuş adam.
Fetullahçı'nın dibidir ama "darbeci" olacağına ben de inanmam.
Korkar çünkü. Netameli işlere girmez.
İlhan Selçuk onu bir toplulukta, herkesin içinde çok kötü aşağılamış, o da buna duyduğu öfke ve tepkiyle gidip Fetullah'a yazılmıştı...
En fazla "darbe başarılı olsaydı ağzını açmayacaktı" deyip geçelim şimdilik.
Nazlı Ilıcak, yaşı onun kadar yüksek olmadığından, tutuklandı. Aralarında yedi yaş var. Nazlı Hanım henüz seksenine merdiven dayamadı, merdiveni havada tutuyor.
Tutuklananların çoğu da "ayakçı" tabir edilen önemsiz kişiler.
Fakat bir de baktık: Çağlayan Adliyesi önünde "zevat-ı mutade"... Alışılmış kişiler yani.
Gözaltındaki gazetecilere destek veriyorlarmış.
Kimler bunlar?
Enis Berberoğlu... Hürriyet gazetesini Tayyip düşmanlığının doruklarına taşımış, adeta "CHP'nin yayın organına" çevirmiş ve bu sayede Kılıçdaroğlu tarafından "mebuslukla taltif edilmiş" olan adam.
Başkaca... Sezgin Tanrıkulu... Utku Çakırözer...
Kılıçdaroğlu'nun olağan "uyuzluk timi"...
Kılıçdaroğlu'yla arası bozuk olduğu için Gürsel Tekin yok bu sefer.
Bunlar neye karşı çıkıyorlar?
Tutuklamalara.
Darbe başarılı olsaydı da biz şu anda bir spor salonunda ellerimiz ters kelepçeli oturuyor olsaydık, gene gelip kapı önünde bağıracaklar mıydı? Bize sahip çıkacaklar mıydı?
Nah çıkacaklardı.
Kimisi gizliden, kimisi açıkça sevinecekti.
Gıcıklığı birkaç aşamada yapacaklar demiştik: Önce, darbe girişimini "hafife alma" manevrası...