Adnan Menderes asıldığı gün ilkokul dördüncü sınıftaydım. Devlet
Bahçeli de ya ilkokul son sınıfta ya da ortaokul birinci
sınıftaymış, tam hatırlamıyor.
Başbakan sordu ya, "Menderes asılırken CHP, MHP neredeydi" diye,
nur topu gibi bir tartışmamız daha oldu.
Bahçeli, "ben çocuktum, beni bağlamaz" demeye getiriyor.
Ama CHP'yi de bağlar, MHP'yi de. O tarihte ortada henüz MHP diye
bir parti olmasa bile...
Sayın Bahçeli, "o sırada Türkeş sürgündeydi" diye de eklemiş.
Evet, 17 Eylül 1961 günü Yeni Delhi'deydi müşavir olarak, maaşı
işliyordu ama bu bir çeşit sürgündü tabii.
Peki ama neden sürgündeydi?
"Cuntanın belirsiz bir süre daha iktidarda kalmasını" (belki de hiç
gitmemesini!) isteyen ve "on dörtler" olarak anılan ekibin başı
olduğu için...
Darbeden hemen sonra birbirlerine düşmüşlerdi, "sol görünümlü
cuntacılar" ve "sağ görünümlü cuntacılar" olarak ikiye
bölünmüşlerdi...