Çarçur bir gazetede yer alan çarçur bir haber: "Nâzım Hikmet ve Piraye Hollywood'da."
Eskiden solcu olup da şimdi liberal takılan Cihangir çocuklarına yönelik bir dolgu-haber. Hani şu CHP'ye küsüp oylarını HDP'ye verecek olanları ilgilendiriyor.
Vay be, acaba Amerikalılar, şu bitip tükenmek bilmeyen "Atatürk filmi" tantanasından ilham alıp bir "Nâzım filmi" mi yapmışlar?
Yoksa eski TRT yönetmenlerinden birinin o "sinema okulunun birinci sınıfından ikinci sınıfına geçiş ödevini" andıran Nâzım filmi oralarda da mı gösteriliyor? Havuç atarlar ha...
Yok yahu, bu sinema değil tiyatro haberiymiş. (Broadway mi demek istiyorlar diye baktım, hayır, Hollywood.)
Bir tiyatro oyunu, "Devrimci Aşk"... Oyun İngilizce sergileniyor: "Revolutionary Love"...
Aşkın devrimci cinsi nasıl oluyorsa artık... Bilen çıksa, "grinin elli tonunu" yazıp burjuva karılarını kazıklayarak köşeyi dönen uyanık hatun gibi, "kırmızının elli tonunu" yazıp bu kez solcuları söğüşler...
Ama bu oyun, Genco Erkal'ın "Karl Marx kılığına girip" tekmil komünistleri orgazm ettiği mastürbasyon eserine de benzemiyor.
Nâzım ile Piraye'nin aşkı "devrimci" bir aşkmış. Lenin ile Krupskaya'nın aşkı da devrimciyse, Lenin'in metresi Inessa Armand ile kurduğu muhabbeti nereye oturtacaksınız?
Oynayan, International Collective Theater... (What the hell is that?)
Hollywood Fringe Festival kapsamında... (Kenar köşe şenliği demek.)
Yazan ve sahneye koyan, Fulya Diner. Nâzım, Bryson Jones Allman. Piraye, Elif Savaş.
Eh, bizden de congratulations.