Engin Ardıç Sabah Gazetesi

Seçimle gelen kral

Yahu bize okulda öğretmişlerdi de unutmuşum: Çağdaş siyaset biliminin kurucusu, yani biz "sciences politiques" öğrencilerinin piri, üstadı Profesör Maurice Duverger, Amerikan başkanları için şöyle...

04 Haziran 2016 | 3.828 okunma

Yahu bize okulda öğretmişlerdi de unutmuşum: Çağdaş siyaset biliminin kurucusu, yani biz "sciences politiques" öğrencilerinin piri, üstadı Profesör Maurice Duverger, Amerikan başkanları için şöyle demişti: Seçilmiş krallar!
Çünkü önlerinde, kafalarında ister istemez İngiliz modeli vardı. Liderleri George Washington'u "yeni bir tür Üçüncü George" gibi görmek istediler.
"Asıl" George'a kafa tutan demokrat bir George.
Bizim cumhuriyette uyguladığımız sistem de bir tür Fransız modelidir. "Hükümeti kendi içinden çıkaran" Fransız Convention Meclisi modeli.
Bu modelde cumhurbaşkanı yoktu, bu makam sonradan Fransız cumhuriyetlerine her eklendiğinde de "sembolik" kalmıştır (1848, 1871, 1946)...
Yani, "hem yasama hem de yürütme üyesi olan politikacılarıyla", anlı şanlı Fransız devrimi daha 1792 yılında kendi "kuvvetler ayrılığı" ilkesine ihanet ediyordu!
Biz bunu 1920 yılından başlayarak benimsedik. 1924'te sulandırdık. 1961 ve 1982'de sisteme rötuşlar yapıldı ama temel değişmedi.
Oysa 1876 Anayasası İngiliz modeline daha uygundu.
Mithat Paşa hep İngiltere'ye bakacağına kafasını kaldırıp da Amerika'ya baksaydı, herhalde Türkiye'nin son yüz elli yıllık tarihi daha farklı yazılırdı. (Bunu okulda öğretmediler, ben kendim buldum. Sevgili hocalarım Üstün Ergüder'den de Sabri Sayarı'dan da tam numara isterim!)
Bugün, eski Fransız modelinden Amerikan modeline dönmenin, daha doğrusu kendimize özgü bir Türk modeli yaratmanın sancısı içindeyiz.
Fransa 1958 yılında nasıl değişik bir modele yöneldiyse...
Orada bu kabuk değişiminin "amillerinden" biri de Cezayir savaşıydı, biz de onu çağrıştıran düşük yoğunluklu ve yerel bir iç savaş yaşıyoruz.
Yenilenmenin vaktidir.
Eski sistem duvara toslamıştır, 1958 Fransası gibi.
"Güçlü başkan" modeli bünyemize daha uygundur.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Utanmıyor musunuz? 01 Nisan 2023 | 3.525 Okunma Dağ nerede, fare nasıl? 31 Mart 2023 | 3.281 Okunma Alafortanfonik gelismeler 30 Mart 2023 | 1.227 Okunma Yoksun oğlum sen 29 Mart 2023 | 1.857 Okunma Var biraz da sen oyalan 27 Mart 2023 | 1.166 Okunma