Anayasa'da "cumhurbaşkanının oturacağı yer" hakkında hiçbir
madde, hiçbir kayıt, hiçbir kural yoktur. Erdoğan Beştepe
Külliyesi'ni yaptırırken Anayasa'ya aykırı davranmamıştır yani.
Bugüne kadar hiçbir anayasamızda da böyle bir kayıt
olmamıştır.
Cumhurbaşkanı Çankaya'da da oturabilir, Sıhhiye'de de, Aşağı
Ayrancı'da da.
Kaldı ki Anayasa'da cumhurbaşkanının "oturacağı şehir" hakkında da
hiçbir madde yoktur! Yani, "başkent Ankara olduğuna göre orada
otursa gerektir" düşüncesi, bir alışkanlıktan, bir gelenekten, bir
"mülahazadan" ibarettir.
İlle her zaman Ankara'da bulunması gerekiyorsa, Huber Köşkü'ne
geçmek suç sayılmalıydı.
O zaman Yalova da, Florya da, Dolmabahçe de başka türlü bir
tartışmaya açılabilirdi tabii!...
Ezcümle, cumhurbaşkanı isterse Atatürk Orman Çiftliği'ne lojman
yaptırır oturur. Onun yerine gelen bir başka cumhurbaşkanı da
isterse Gölbaşı'na yerleşir. Daha bir başkası Haymana'yı tercih
edebilir.
Eh, bu lojman da "assubay lojmanlarından" azıcık farklı olacaktır
tabiatıyla...
Cumhurbaşkanının yakın zamana kadar Çankaya'da oturmuş olması
yalnızca bir "teamülden" ibarettir. Atatürk orada oturmuş olduğu
için. Kaldı ki, orman çiftliğini kuran rahmetli babam
mıydı?