Engin Ardıç Sabah Gazetesi

Sıradaki gelsin

Türkiye'de NATO'dan çıkmak isteyen hemen herkes öldürülmüştür. Kimisi sokakta vurdurulmuştur, kimisinin ipi de, Deniz Gezmiş ve arkadaşları örneğindeki gibi, devlete çektirilmiştir. Çünkü...

15 Eylül 2016 | 1.736 okunma

Türkiye'de NATO'dan çıkmak isteyen hemen herkes öldürülmüştür.
Kimisi sokakta vurdurulmuştur, kimisinin ipi de, Deniz Gezmiş ve arkadaşları örneğindeki gibi, devlete çektirilmiştir.
Çünkü sürmekte olan bir soğuk savaş vardı, Amerika da saf değiştirmek isteyeni affetmeyecekti. "Bağımsız ve bağlantısız olmayı" teklif edeni de aynı gözle görüyorlardı.
Bırakın NATO'dan çıkmayı, Sovyetler'e "azıcık daha yaklaşmayı" düşünenleri bile devirdiler. Menderes'in ipi gene "NATO'ya ve CENTO'ya bağlılık bildirenlere" çektirildi, Demirel de uzun süre iktidara dönemedi.
İşin hazin tarafı, Amerika'ya tam teslim olmuş bir kısım bürokrasinin bütün bu rezillikleri "Atatürkçülük" diye pazarlamış ve Türk solunun da Türk medyasının da bu zokayı yutmuş olmasıdır. (Türk solu kafasız olduğu için, Türk medya patronları da çıkar uğruna.)
Tayyip Erdoğan'ı da bunun için yoketmek istediler.
Türkiye'nin son yıllarda kendi roketini, kendi tankını, kendi uçağını, kendi denizaltısını yapmaya yöneldiğini herkes biliyor da, az kişi bununla "Amerika'nın FETÖ operasyonu" arasındaki doğrudan bağlantıyı görebiliyor...
Başarılı olsalardı Erdoğan öldürülecek, yerine "Amerika'ya köpek olmuş" Fetullah gelecekti. Uydu bir Kürt devleti de elbette kurulacaktı.
Erdoğan'ın Putin'le yakınlaşması, Çin'le dostluk kurması, "Şanghay grubuna" girmeyi istemesi, ne Amerika ne Almanya için yenilir yutulur lokma değildir.
Türkiye ufak ufak "silah sistemlerini" de değiştirmeye yöneliyor.
Bunun Türkiye'yi, günün birinde Avrupa Birliği'ne kaçınılmaz olarak rest çekeceği gibi, NATO'ya da rest çekmeye götürmesinden fena halde korkuyorlar!
Ünlü Fransız işbirlikçilerinden biri 1943 yılında şöyle demişti: "Biz Almanya'yla dost ve müttefik olalım demiştik, yanılmışız, onlar yalnızca uşak seviyorlar!"
Bugün bizim için de durum budur.
Üstelik, Amerika'nın politika değiştirdiği, artık ellili, altmışlı ve yetmişli yıllardaki gibi darbeleri desteklemediği efsanesi de, 15 Temmuz alçaklığıyla birlikte sona erdi.
Bazı Türk ahmaklarının solcu sandıkları Obama gibi adamların da "temelde" bir Eisenhower, bir Nixon, bir Bush'tan çok da farklı olmadıkları görüldü.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Utanmıyor musunuz? 01 Nisan 2023 | 3.525 Okunma Dağ nerede, fare nasıl? 31 Mart 2023 | 3.281 Okunma Alafortanfonik gelismeler 30 Mart 2023 | 1.227 Okunma Yoksun oğlum sen 29 Mart 2023 | 1.857 Okunma Var biraz da sen oyalan 27 Mart 2023 | 1.166 Okunma