Bu haberleri büyük gazetelerde bulamazsınız. Büyük televizyon
kanallarında da bulamazsınız.
Çünkü önemsiz olaylardır.
Pek pek birkaç "marjinal" yayın organında... Onları da
kimse okumaz.
Bir de, Babıali ipinden ve kazığından kurtulmuş ya da işi bitmiş
emeklilerin boş durmamak için kurdukları sitelerde...
Hani bir umut, bu haberin Tayyip Erdoğan'a azıcık da olsa zararı
dokunur mu?
Böyle avunurlar, kendilerini böyle kandırırlar.
Günümüzde ittifak kurma modası var ya, bir ittifak daha
kurulmuş.
Daha önce kurulduğu söylenmişti, demek ki temenniymiş,
şimdi "kuvveden fiile" çıkmış.
Yok canım, önce kurulmuş da şimdi "yol haritası" mı
çiziyormuş, birşeyler birşeyler...
HDP önderliğinde EMEP, EHP, SMF, TİP ve TÖP...
Bunlar da kim ola?
Emek Partisi, Emekçi Hareket Partisi (rakip firma mı?), Sosyalist
Meclisler Federasyonu (waaow!), Türkiye İşçi Partisi ve Toplumsal
Özgürlük Partisi...
Bunlar, ayrılıkçı Kürt hareketini destekleyen, en azından sıcak
bakan Türk sosyalistleri.
HDP'ye "az biraz" daha oy çıkarmaktan başka işe
yaramazlar.
O az birazın da yüzde 1'i bile bulacağı şüphelidir.***
Peki "öteki" sol ittifak ne oluyor?
Hani TKP, TKH, SP ve DH...
Peki ya bunlar kim ola?
Türkiye Komünist Partisi, Türkiye Komünist Hareketi (rakip firma),
Sol Parti ve Devrim Hareketi...
Bunu "üçüncü ittifak" diye pazarlamışlardı, Sosyalist
Birlik Hareketi...
Şimdi Emek ve Özgürlük İttifakı'nı da üçüncü diye pazarlıyorlar,
solun kafası karıştı. Hangisi üçüncü, hangisi dördüncü?
Birinin ötekinden ne farkı var?
Eh, bunlar da Kürt ayrılıkçılarını desteklemeyen, en azından soğuk
bakanlar...
Kemalist sosyalistler!
Oylarını da elbette Kılıçdaroğlu'na verecekler.
Peki yüzde kaç tutacaklar?
Belki yüzde 1...
Belki günün birinde devrim de yaparlar canım.