İlk şoku atlattıktan sonra yavaş yavaş cesaretlerini
toplayacaklarını ve "karşı saldırıya" geçeceklerini
söylemiştik...
Daha temmuz ayı bitmeden söylemiştik bunu.
Fetöcüler'i kastetmiyorum.
"Müseccel Tayyip düşmanlarını" kastediyorum.
Şimdi, beş ay kadar sonra vardığımız noktada "melanet" başlıkları
şunlar:
OHAL kaldırılsın, tutuklular serbest bırakılsın, 15 Temmuz'a bir
"şaka" gözüyle bakılsın... Hiçbir şey olmamış gibi davranılsın...
Eh, oldu olacak şehitler de "Niyazi" ilan edilsinler!
Bu zırva halkta karşılığını bulmuyor.
CHP başkanının inanılmaz saçmalıklarına kendi parti üyeleri, hatta
kendi kardeşi bile sert tepki göstermeye başladı.
Öte yandan, "IMF'den borç alın" diyecek kadar küçülenler de
var.
Dolar yükseldi diye sevinenler var.
Siz ne diyorsunuz yahu, "Köykent yapılsın" diye abuklayan bile
çıktı.
Kalkınmayı başlatırmış.
Bunların sırtı sıvazlanıyor, bunlara üç otuz paraya da olsa yazı
yazdırılıyor...
Memlekette "siyasi istikrar" yokmuş...
AKP on dört yıldır kesintisiz iktidarda, görünür bir gelecekte de
öyle olacağı anlaşılıyor, memlekette istikrar yokmuş. Bir istikrar
olsaymış...
Çok çaresiz olduklarını bile bile de başkanlık sistemine
direnecekler, referandumdan önce esaslı bir "hayır" kampanyasına
girişecekler, sonra gene üzülecekler.
Ya da "son tahlilde" pek umurlarında olmayacak, esas dertleri
patrona yaranmak.
Abuklama düzeyinde kalsalar da, bari yalan ve iftira düzeyine
inmeseler!
Bakınız adam ne diyor: