Artık bilmeyen kalmadı: CHP, İş Bankası'nın yüzde 28'ine
sahiptir.
Bu da ona, bankanın yönetim kuruluna 4 kişi atama hakkını
vermektedir.
Bir dönem bu kişilerden biri de Kemal Kılıçdaroğlu olmuştu. Para
işlerinden iyi anladığı varsayılıyordu. Deniz Baykal onu pek
seviyordu.
Hatta, "Allah kimseyi Kemal Bey'in eline düşürmesin" demişti.
Düşürdü!
Bu durum, siyasi partilerin bankacılık dahil herhangi bir ticari
faaliyette bulunmalarını yasaklayan kanuna aykırıdır.
Fakat CHP kanunu çiğniyor ve bahane olarak "Atatürk'ün vasiyetini"
gösteriyor.
Bu hisselerin "temettüsü" yani getirisi CHP'nin kasasına girmiyor,
TTK ve TDK'ya aktarılıyor.
Fakat CHP'nin bu paranın "üstüne yattığı" ve parayı ancak mahkeme
kararıyla vermek zorunda kaldığı dönemler de olmuştur.
CHP, bu konuda niçin bu kadar inatçı?
Çünkü İş Bankası'nın yönetim kurulunda yer alarak "kredileri
yönlendirme" gücünü elinde tutmak istiyor.
Bütün bu olup bitenlerden sonra CHP'yi "solcu" sanmakta ısrar eden
solcu ahmaklara saygılarımızla arz ederiz.
Çünkü kendilerine ancak "finans-kapitale ortaklık eden bir tür
çarpık solculuk" yakışır.
Eski Türk komünistlerinin hemen hepsinin "aristokrat ailelerden"
geldikleri düşünülürse, bunda pek de şaşılacak bir şey yok.
Bu arada kimse şu soruları sormaya yanaşmıyor:
Hintli Müslümanlar, o parayı Ankara yönetimine "banka kurun" diye
mi göndermişlerdi?
O zamanın 1 milyon lirası...
Kurtuluş savaşı kazanıldığına göre o para artık Atatürk'ün "şahsi
parası" mı oluveriyordu?
Büyük önder Atatürk'ün herhangi bir tacir gibi "banka kurucusu ve
ortağı" olması yakışık alır bir durum muydu?
Peki, Atatürk'ün özel vasiyetnamesiyle "veraset ve miras hukukunu"
çiğnemeye hakkı var mıydı?
Kanuni mirasçısı olan Makbule Hanım'ı mirasının büyük bölümünden
mahrum edebilir miydi? (Ona ayda bin lira ayırmıştır.)
Evet, vardı!
Çünkü buna da Murat Bardakçı dikkatimizi çekti, 12 Haziran 1933
tarih ve 2307 sayılı özel kanun, Atatürk'ü "Kanun-u Medeni'nin
mahfuz hisseleri ayırma şartından muaf" tutmuştu!
Yani cumhuriyet yönetimi, 1926 yılında çıkardığı Medeni Kanun'u
1933 yılında gene kendisi çiğniyordu!
Yani, Adnan Menderes'in çıkardığı Atatürk'ü Koruma Kanunu'na da pek
şaşmayınız, "kişiye özel kanun olur mu" demeyiniz.
Burası Türkiye'dir, burada olur.
Bana da "eski Türkiye'yi niçin ciddiye almıyorsun" diye ikide bir
sormayınız.
Devlet bankası olmayacaktır, korkmasınlar, hisse oranı yalnızca yüzde 28.
Böyle bir şey olursa bazı CHP militanları "taş üstünde taş" bırakmayacaklarmış...
Hadi görelim. Biber gazı mı tercih ederler, basınçlı su mu?