Avrupa Parlamentosu, Türkiye ile üyelik görüşmelerinin
dondurulması için "tavsiye" kararı aldı. Herkes biliyor ki bunun
"bağlayıcı" bir niteliği yok.
Gene herkes biliyor ki bu karar uygulanmayacak, bu karara
uyulmayacak.
Çünkü herkes biliyor ki Avrupalı yöneticiler, başta Angela Merkel
olmak üzere, Türkiye ile görüşmeleri sürdürmekten, bağları hemen
koparmamaktan yana...
Ya da şöyle söyleyelim:
Türkiye'nin Rusya'ya daha fazla yakınlaşmasını istemiyorlar. Bizi
oraya iyice "itmekten" korkuyorlar.
Yani "oyalama" politikasının devamını istiyorlar.
Herkes biliyor ki karşılıklı bir "komedya" oynanıyor, bu oyun da
daha yıllarca sürecek.
Bu "müzakereler" sonunda Türkiye AB'ye girebilecek mi?
Herkes biliyor ki, hayır.
Türkiye görüşmelerin sürmesini istiyor ama sonunda AB'ye gerçekten
girmek istiyor mu?
Eskiden evet, şimdilerde hayır.
Peki, vize kalkacak mı?
Gene herkes biliyor ki hayır.
Üyelerinin ciddi ciddi "çıkmayı" tartıştıkları, birinin de çoktan
çıktığı birlik...
***
Buraya kadarını, bırakın dış politika uzmanlarını falan, gazete
okuyan her vatandaş biliyor.
Gazete okumasa da televizyondan ya da kulaktan biliyor.