Yeri cennet olası hocam Tahir Alangu bir gün derse geldi,
çantasından iki kitap çıkardı, yıl 1967 falan olmalı...
"Eğitim reformu dediğin işte böyle olur," dedi, "Almanlar liselere
tiyatro dersi koymuşlar!"
Elindeki kitaplar da o dersin kitaplarıymış, Theater I, Theater
II...
Şimdi bizim liselerde seçmeli Osmanlıca dersi başlıyor ya, CHP
genel başkan yardımcılarından Veli Ağbaba "yüzme dersi konsun"
demiş. Seçmeli değil, zorunlu. Üstelik hem ilkokullarda hem
liselerde.
Çoluk çocuk "göletlerde möletlerde" boğulup boğulup gidiyor, çok
üzülmüş, belli. Haklıdır.
Hele şükür muhalefet saflarından bir "olumlu öneri" duyduk!
Fakat uygulanamayacak.
Çünkü binlerce okula havuz yetiştirmek çok zor.
Okullar sonbahar, kış ve ilkbaharda açık olduklarına göre bu
havuzların "kapalı" olmaları da şart.
Hadi diyelim ki kıyı kentlerine ve kasabalarına yaz mevsiminde
"zorunlu yüzme kampı" sağladınız... Çocuk "araziye çıkan jeoloji ya
da arkeoloji öğrencisi" gibi iki-üç hafta bu yüzme kampına katıldı
(masraflarını, "iaşe ve ibatesini" de devlet karşılamakla yükümlü
olmalıdır.) Bodrum Lisesi'ne, Samsun Lisesi'ne, Tekirdağ Lisesi'ne,
Çanakkale Lisesi'ne yüzme kursu açmak kolay da, Orta Anadolu'da,
Doğu'da, hele Güneydoğu'da okuyan çocuğu ne yapacaksınız?