Bir kimsenin “aydın” kimliği düşünce tutarlılığı ile anlaşılır. Olaylara, kişilere, kurumlara ve durumlara göre tavır değiştiren birinin fikrine güvenilmez. Bizdeki liberallerin, alaycı biçimde, argo söylemle “liboş” diye anılmalarının nedeni, tutarlı düşünmekten uzak, çıkarcı tutumlarıyla topluma zarar vermeleridir. Gerçek bir liberalle tartışmak keyifli olabilir belki, ancak bu türden “oynak” zeminde bulunan kimseyle tartışmak anlamsızdır.
İlke deyince, bizde herkes kendine özgü “demokrasi” tarifiyle, dar tabanından alkış alarak vaziyeti idare ediyor. Demokrasinin asgari koşulu sandıktır elbette, ancak örgütlü toplum, basın ve ifade özgürlüğü, eşit yarışma koşulu olmaksızın yapılan seçimler olsa olsa tek adam düzenine meşruiyet sağlar. Kaldı ki sandıkçı, çoğunlukçu demokrasinin bile işlemediği günlerdeyiz. Sözü “kayyım” meselesine getireceğim.