Kadıköy’de dün gece sözde derbi, özde vasat bir futbol gecesi
izledik. Kulübenin birinde kaybetmekten korkan; diğerinde de hâlâ
takımını tanımaya çalışan bir teknik adam vardı.
Şenol Güneş’in, tarihinin en kötü sezon başlangıcını yapan
Fenerbahçe’ye karşı Ljajic’i kulübede oturtarak, Atiba’yı oynatması
“Yenilmeyeyim yeter”den başka bir anlam taşımıyordu. Larin ile Love
kulübede otururken, santrfor olarak Babel’in en uçta oynatılması da
cabası.
İtalya gibi sert bir ligde 9 sezon oynayan Adem Ljajic, Oğuzhan
kadar savunma yapamayacaksa ya da böylesine bir derbide Oğuzhan 10
numara oynayacaksa, o zaman Adem Ljajic neden transfer edildi?
H H H
Şenol Hoca’nın tercihlerinin etkisiyle ilk yarının hakimi ve
pozisyon üstünü Fenerbahçe’ydi. Hatta rakibe önde baskıyla
kazandığı toplarla gole de çok yaklaştı. Ancak sarı-lacivertli
takımın pozisyon üretme konusunda sadece Hasan Ali’nin ayaklarına
bakması, Cocu’nun bir oyun planı olmadığının göstergesi
gibiydi.
Lens’in zaten hiç olmadığı, Quaresma’nın da kaybolduğu Beşiktaş’ta
tek ışık veren Babel, müthiş füzesiyle Beşiktaş’ı 13 yıl sonra
Kadıköy’den zaferle çıkarıyordu ki, sarı-lacivertlilerin imdadına
Hasan Ali yetişti. Her ne kadar Ayew klas kafa vuruşuyla golü yapan
isim olsa da, maç boyunca bir çok defa yaptığı bindirmeyle ortayı
yapan Hasan Ali, yine üreten taraftaydı.
H H H
Muhtemel bir mağlubiyette Amsterdam’a bileti hazır olan Phillip
Cocu, koltuğunu bir hafta daha korudu. Ancak görünen o ki,
Fenerbahçe bu hocayla ligde ilk 5’e bile giremeyecek. Mustafa
Sandal şarkısında Ali Koç’a sesleniyor aslında: Direnme pes et, at
bir reset!...
MAÇIN ADAMI: Hasan Ali Kaldırım