Seçime giderken “algı yönetimi” çok büyük bir önem taşıyor.
“Algı Yönetimi”, olayları, kişileri, geçmişi, geleceği zihnimizde
oluştururken “olduğu gibi” değil, “istendiği gibi” oluşmasının
sağlanmasıdır.
Bu konu pazarlama tekniklerinde, satış psikolojisinde, ürün
markalarında, okul seçimlerinde, kısaca seçmenin rol oynadığı her
yerde önem taşımaktadır.
Seçimlerde bu konunun önemi fark edilmiş, her yolla bu konuda
seçmeni etkileme yöntemleri kullanılmıştır. Önümüzdeki seçimler de
bu açıdan büyük önem taşımaktadır. Özellikle iktidar partisi olan
AKP, yıllardır bu yöntemi başarı ile kullanmaktadır. En yaygın
kullanılan yöntem “alıştırma”dır.
Alıştırma
“Alıştırma” yöntemine en çarpıcı örnek R.T. Erdoğan’ın başbakan
olduğu dönemde başlayıp cumhurbaşkanı olduktan sonra da sürdürdüğü
“başkanlık” önerisidir. Kendi düzenlediği ya da katıldığı her
toplantıda dile getirilen “başkanlık” istemi, artık kulaklara
geldiği zaman “alışılmış etki” yapmaktadır. Bu etki bir süre sonra,
zihinsel tartışma gibi, zihinsel değerlendirme gibi işlemleri
durdurmakta, sözleri olduğu gibi kabul etme etkisi yapmaktadır.
Alıştırmanın bir diğer sonucu da kabul etme olmakta, zihinlerde
kabul etme işlemi sorgulamayı ortadan kaldırmaktadır.
“Alıştırma” yöntemi “paralel yapı” olarak dillendirilen Gülen
Cemaati olayında da uygulanmış, bu yolla yapılan beyin yıkama ile
uzun yıllar yapılanların AKP-Cemaat işbirliği ile yapıldığı
izlenimi silinmeye çalışılmıştır. Başarılı olmadığı da
söylenemez.