Sinoplu filozof Diyojen (MÖ. 412-323) elinde fener “adam” arıyordu. Kinik felsefenin temsilcisi olan Diyojen, ortada “adam” bulamamaktan yakınıyordu.
Bu “adam”, erkek anlamında değil, “gerçek insan” anlamında bir sözcük.
Sözünün arkasında duran, nimet dilencisi olmayan, el etek öpmeyen, çanak yalamayan “gerçek insan”.
Günümüzde giderek ne kadar azaldığını görüyorsunuz.
Artık -hele de bizim toplumumuzda- yalakalığın meziyet, yalancılığın marifet, arkadan vurmanın siyaset sayılması sizi de irkiltmiyor mu?