Emir’ül müminin böyle buyurdu:
“Müminin görevi, varlıkta şımarmamak, yoklukta sabretmektir.
Gerçek mümin, acıyı bal eyleyendir.”
Siz Cumhurbaşkanı olarak biliyorsunuz.
Aslında müminlere hitap ederken (iman edenler demektir), dinsel nasihatlar bildiren bir mürşittir.
Ulus ya da millet, artık ümmettir.
Yurttaş, mümin olmuştur. (Mümin olmayana yer yoktur.)
Medrese, üniversitenin yerine geçmiştir.
Müderris, profesörün yerini almıştır.
Tedrisat, eğitim demektir.
Emir’ül müminin Saray’da oturur.