Akın Atalay’a adanmıştır.
Kahramanlar aslında sıradan insanlardır.
Sadece kendi hayatlarını yaşamak isteyen sıradan insanlar.
Ama koşullar onları ‘kahraman’ yapar.
Çünkü onlar köleliği ve esir olmayı kabul etmezler.
Köleliğe ve esirliğe başkaldırırlar.
Böylece sıradan ayrılırlar.
Onlara kahraman deriz.
***
Kölelik eşitsizlikle doğmuştur.
Birisi ‘efendi’ olmuş, ötekini ‘köle’ yapmıştır.
Zorla köle yapılanlar vardır.
Savaşla, silahla köle yapılanlar.
Bir de ‘gönüllü köleler’ vardır.
Gönüllü kölelik ‘kutsal efendi’ye bağlanmakla olur.
Kutsal efendi. Papa’dır, rahiptir, halifedir, imamdır.
Kutsal efendi kraldır, padişahtır, imparatordur, sultandır.
Köle, onların tebaasıdır.
Köle, onlara tabi olanlardır.
Köle, inancın kölesidir.
İnandığı için gönüllü köle olmuştur.
Bu köleliğe başkaldıran kişi ‘kahraman’ olur.
Köle isyanları böyle yaşanmıştır.
Köleliğin kalkması uygarlık mücadelesidir.
Ama kölelik günümüzde de yaşamaktadır.
Bir yerde ‘kutsal efendi’ varsa,
Orada kölelik de olacaktır.
***
Günümüzün esirleri vardır.
Borçla esir edilenler.
Ev alarak on yıllık borca esir olanlar.
Araba alarak üç yıllık borcun esiri olanlar.
Bir telefonun iki yıllık borcunun esiri olanlar.
Hayatları ipotekli esirler.
İşsiz kalma korkusunun esirleri.
Düşük ücretlerin esirleri.
Havuzlu evlerin esirleri.
Yaşamını kaybetme korkusunun esirleri.
İpotek konmuş iradeler.
Rehin alınmış duygular.
Kapitalizmin esirleri.
Küresel zincirlerle bağlananlar.
Dijital dünyanın esirleri.
Esir alındığını bilmeyen esirler.
Esarete gönüllü esirler.
İllüzyonu yaşayanlar.
Modern çağın şizofrenisi.