Erdal Sağlam Hürriyet Gazetesi

Yine ‘katlı kur’ tartışmaya başlıyoruz

Baştan söyleyeyim; bütün bu dolaylı tedbirler, temeli düzeltecek ciddi tedbirler almadıkça “nafile çabalar” olarak kalmaya aday gözüküyor. Nasıl bu kadar kesin konuşuyorum derseniz; deneyimlerim söyletiyor....

17 Kasım 2017 | 213 okunma

Baştan söyleyeyim; bütün bu dolaylı tedbirler, temeli düzeltecek ciddi tedbirler almadıkça “nafile çabalar” olarak kalmaya aday gözüküyor.

Nasıl bu kadar kesin konuşuyorum derseniz; deneyimlerim söyletiyor. Uzun sayılabilecek gazeteciliğim süresince o kadar çok kur artış süreci ve bunun için alınan önlem gördüm ki; hangisi kalıcı hangisi geçici az çok çıkarabiliyorum. Zaten bu süreçlerde, resmi otoritelerin verdiği tepkilerden nasıl bir trend yaşandığını da çıkarabilirsiniz. Çoğu kez telaş içinde alınan önlemlerin, piyasaları sakinleştirmek yerine paniği arttırdığını yaşadık. Bir kere telaş başladı mı; asıl etkisi hesaplanmadan açıklamalar yapılır, demeçler ters teper. Başbakanın önceki günkü rating kuruluşlarına ilişkin demecini, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in dünkü açıklamalarını bu kapsamda görüyorum.

Merkez Bankası’nın kur artışının etkisini azaltmak için bankalar ve dolayısıyla reel sektöre sağladığı kolaylık, bazılarına, zararlarını azaltacağı için hoş gelebilir. Ancak sonuçta faturanın Hazine ve dolayısıyla halka çıkacağı unutulmasın. 

Bundan sonra olabilecekleri tahmin etmeye çalışayım. Bence önümüzdeki dönem, daha önce yaptığımız “katlı kur” tartışmalarını yapacak gibiyiz. Yani bazı kesimler için farklı kur uygulamalarından söz ediyorum. Merkez Bankası reeskont kredilerinde 3.70 TL gibi bir dolar kuru belirleyip, bu uygulamayı başlattı denilebilir. Yeni tedbirlerle bunu genişletmiş olacak.

Bundan sonra ise değişik kesimlerden “Bize de farklı kur uygulaması yapın” talepleri yükselecek. Örneğin; Özelleştirme İdaresi’nden işletme satın almış özel sektör, yakında şikayete başlayacaktır. İlk aklıma gelen doğalgaz ve elektrik şirketleri. “Zaten kâr marjımız daraldı, döviz bazında geri ödemelere katlanamıyoruz, bize farklı kur uygulayın” derlerse, sürpriz olmamalı. İşte katlı kur dediğimiz de bu; herkes için farklı kur uygulaması. TL konvertibl ve katlı kur uyguluyorsanız; bazıları için kayırma yapıyorsunuz demektir. Hem adaleti iyice bozup, hem ayrıcalığın faturasını halka çıkartıyorsunuz anlamına gelir.

Bununla birlikte zaten azalmış güveni tümüyle kaybedersiniz, döviz kaynağı açısından, sıcak para dahil, asıl büyük sıkıntılar başlar, sarmal giderek büyüyebilir.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
TUSAF un ihracatının artması için rejim değişikliği istiyor 29 Nisan 2019 | 222 Okunma Faiz indirim beklentisi yine ötelendi 23 Nisan 2019 | 170 Okunma Huawei, 5G dahil ayrımcı olmayan politikalar istiyor 22 Nisan 2019 | 102 Okunma Beklentileri olumluya çevirmek 15 Nisan 2019 | 1.286 Okunma Tedbirler finans ağırlıklı 11 Nisan 2019 | 163 Okunma