İç ve dış konularda aklıma takılanlar oluyor, birine yeniden değineyim... Dünkü yazımda siyasetçilerin siyasal edep çizgisinden uzaklaşmamaları gerektiğini ima etmiştim, demek iyi anlatamamışım... Kaba konuşmalar sürüyor. Kabalıktan bir günde kurtulmak elbet de mümkün değil ama gayret göstermek lâzım... Bir kez daha ve ayrım yapmaksızın bütün siyasetçileri, rencide edici konuşmalardan uzak durmaya davet ediyorum. Sanıyorum bütün yurttaşlarımız da bu çağrıya katılıyor... * * * "İsmini anmaya tenezzül etmediğim zata soruyorum, elinde belgelerin var mı" diyene muhatabı da "Ben de onun adını söylemeye tenezzül etmiyorum" diyerek karşılık verirse hoş olur mu... Nereye varır bunun ucu... Yapmayın beyler, kötü örnek olmayın ve siyaseti köpürtüp durmayın... Allah'tan İYİ Parti kuruldu; bütün siyasetçiler siyasal edep konusunda bir an önce Meral Akşener'i örnek alsın... Herkes, hakaret, iftira, karalama, yalan, dolan olmadan da siyasetin yapıldığını görsün! * * * Erdoğan'ın ve yakınlarının yabancı bir ülkedeki hesaplara yüksek miktarda para transfer ettikleri iddia edildi. Eden de CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu. İddiasını son grup toplantısında da yineledi. AKP Genel Başkanı haklı olarak, tepki gösterdi ve müddeinin iddiasını ispat etmesi gerektiğini söyledi... Kılıçdaroğlu bu iddiasını herhalde belgelere dayanarak yapmış olmalı; eğer öyleyse elindeki belgeleri açıklamalı. * * * Demokrasi açıklık sistemidir... Bu sistem, gerçeklerin saklanmasına izin vermez, yani sistemde gizlilik olmaz; açıklık, ilkelerinden biri ve en önemlisidir. Madem ki halkın kendi kendisini yönetmesine demokrasi deniyor, o halde insanlar her şeyi açık ve seçik bilmek hakkına sahip sayılır... Neden bu gerçeği unutuyoruz! * * * Ben olsam, iddia sahibinin ispatını beklemeden bahse konu yabancı ülkedeki bankalardan hesabım olmadığına dair yazı alırdım. İddiaya bulaştırılan yakınlarımı da aynı şeyi yapmaya zorlardım... Bunu da gecikmeden yapar, iddiayı çürütürdüm....Huzuru dikkate alalım AKP gençlerine, sahaya inme talimatı verildi. Anlaşılan iktidar partisi seçim çalışmalarına şimdiden başladı. Partiyi gençleştirme sürecinden medet umdukları anlaşılıyor... Seçme ve seçilme yaşını aşağıya çekerek başladılar, şimdi de sahada hâkimiyet kurmayı hedefliyorlar... Önümüzdeki süreçte sahada nahoş olaylar yaşanırsa sorumlusu kim olacak... 2019'u garanti almak uğruna sahaya şimdiden inmek, ülkeyi karıştırır, huzuru bozar... * * * AKP'ye öğüdüm... Zamansız yapılan işle hayal edilen sonuca erişilemez!. Her şey var, don yok Karadeniz bölgemize sızan teröristlerin inleri basıldı, bu arada onlara yiyecek yardımı yapan bir karı koca da yakalandı... Hainlere ait çeşitli silah ve malzemeye de el kondu... Kışı inlerinde geçirmelerini sağlayacak malzeme arasında neler vardı neler; mutfak eşyaları, tüpler, çeşitli gıda malzemeleri, ilaçlar, giyecekler, yorgan battaniye... Bir tek ne yoktu biliyor musunuz, don... Baldırı çıplaklar don giymiyor herhalde... * * * Bir siyasal parti de hâlâ bu donsuzların savunmasını yapıyor... Onlar da donsuz herhalde!FİSKELER İŞSİZLİĞİN nedeni "Kadınlar iş gücüne katılınca işsizlik arttı" denilerek açıklandı. Biliyorsunuz işsizlerin sayısı 10 milyon sınırında. Bu açıklamadan, kadınlar çalışma hayatına dalmasaydı bu rakam düşecekti anlamı çıkmıyor mu? Bu mantık kuşkusuz, kadının çalışmasını engellemek isteyen zihniyete ait. İşsizlik oranı düşsün diye kadını eve hapsetme sevdalılarına yuh olsun! * * * OKUMA yazma seferberliği ülkeyi hedefe taşımış, okuma yazma bilmeyen kalmamış. İddiaya göre başarı yüzde yüz... Bu iddianın sahibi anlaşılan köylerden haberdar değil; köylerimizde okuma yazma bilmeyen o kadar çok yurttaşımız var ki... Gerçek ortada; alfabeyi sökmek, elifi görünce mertek sanan yurttaş sayısını geriletmiyor, geriletmez de... Mücadele cehaletle olmalı...