İki dost ülkenin arası, şu ya da bu nedenle, daha ziyade farklı söylemler ve eylemler yüzünden bozulabilir.
Gerilim süreci başlayabilir...
O zaman iki ülkeye de gerilimi ortadan kaldıracak adımlar atma görevi düşer. Ağızlara fermuar çekilir demiyorum, ama tarafların kulakları, ağızlarından çıkanları duymak zorundadır diyorum...
Gerilimin ateşi başka türlü düşürülemez...
Almanya bunu yapmıyor...
Biz de susmuyoruz; gerilim de o nedenle dostluğu koparacak noktaya geliyor...
* * *
Erdoğan'ın ve bakanların Almanya'daki soydaşlarımızla referandum öncesi bir araya gelmeleri engellenince gerilim ortaya çıktı ve kısa sürede tırmanmaya başladı... Sonuç meydanda, kadim dostluğumuzu unuttuk, birbirimize diş biler hale geldik...
Hasıl olan gerilimi Merkel-Erdoğan kavgası gibi görmemek lâzım... Gerilimin ortaya çıkmasının temel nedeni galiba hukuk, demokrasi ve özgürlükler konusundaki farklılık; bunlar, Almanlar'da üst çizgide, biz de ise yerlerde sürünüyor...
"Bunların hepsi bizde var" diyoruz ama nafile; Almanların kriterlerine ulaşamıyoruz; bu durum Alman dostlarımızı tedirgin ettiği için de ister istemez zıtlaşma doğuyor.
* * *
Anayasa değişikliğiyle getirdiğimiz ve hiçbir demokraside olmayan rejimin, konu komşu gibi Almanları da endişeye sevk ettiği anlaşılıyor. Hem AB'ye girmek istiyorsunuz, hem de demokrasiyi, ölçüleri uygunsuz, hak ve hukuku zedeleyen bir rejime mahkûm ediyorsunuz diyorlar...
Evrensel demokrasiyi sahiplenenleri bu gelişme tedirgin etmez mi?